Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/9419 E. 2013/14371 K. 28.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/9419
KARAR NO : 2013/14371
KARAR TARİHİ : 28.05.2013

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma.
Hüküm : Beraat

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın 0,53 promil alkollü olarak idaresindeki tırın üzerinde yüklenmiş sondaj makinası olduğu halde caddede seyri sırasında sondaj makinasının takılması sonucu Türk Telekom’a ait telefon direğinin kırılması nedeniyle suçtan zarar gören Türk Telekom A.Ş.’nin davaya katılmasına karar verilmesinde usulsüzlük bulunmadığından tebliğnamedeki red öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm kurulurken hükmün esasını teşkil eden kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm kısmında dosya ile ilgisi bulunmayan “Her nekadar sanık hakkında TCK’nın 86/2 ve 86/3-a maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de” ibarelerine yer verilmesi,
b) Sanık hakkında 5271 sayılı CMK’nın 223/2-c bendi gereğince beraatine karar verilmesi gerekirken aynı Kanunun 2-e bendi gereğince beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayıl Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulamada olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususların aynı Kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan kısa karar ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasında yer alan “Her nekadar sanık hakkında TCK’nın 86/2 ve 86/3-c maddesi gereğince cezalandırılması isteğiyle kamu davası açılmış ise de” ibaresinin hükümden çıkartılmasına, aynı bentteki “sanığın üzerine atılı suçu
işlediği yönünde her türlü şüpheden uzak, kesin somut ve inandırıcı delil elde edilemediğinden, yüklenen suçun sanık tarafından işlenildiğinin sabit olmaması nedeniyle CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince” ibaresi çıkarılıp yerine, “yüklenen suç açısından failin kast veya taksirinin bulunmaması” nedeniyle CMK’nın 223/2-c maddesi gereğince BERAATİNE, ibaresi yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.