Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/864 E. 2014/4771 K. 26.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/864
KARAR NO : 2014/4771
KARAR TARİHİ : 26.02.2014

Tebliğname no : 12 – 2011/343646
Mahkemesi : Foça Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 29/06/2011
Numarası : 2008/161 2011/150
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık, hakkı olmayan yere tecavüz etmek

2863 sayılı Kanuna aykırılık ve hakkı olmayan yere tecavüz etmek suçlarından sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet Savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Suç tarihinde sanığın İzmir 1 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 15/09/1994 gün.. sayılı kararı ile birinci derece doğal sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde kalan..sayılı parsel üzerine, deniz kıyısına yaklaşık 150 m² alanda şevli, taş örgü ile kaplama merdiven, barbekü, depo ve iki adet seyir terası yaptırdığından bahisle açılan kamu davası sonucunda, sanık hakkında aynı konuda daha evvel Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2003/795 esas sayılı dosyası üzerinden yargılama yapıldığı ve 17/03/2003 tarihli yapı tatil zaptı incelendiğinde, bu dosyanın konusunu oluşturan yapıların, zaptın düzenlediği tarihte de arazi üzerinde mevcut olduğundan beraatine karar verilmiş ise de, dosya üzerinde yapılan incelemede 17/03/2003 tarihli yapı tatil zaptının bulunmadığı gibi sanığın müdahalesine konu olan yapıların hangi tarihte inşa edildiği konusunda da herhangi bir tespit bulunmadığı görülmekle, bu kapsamda öncelikle, Karşıyaka 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2003/795 esas sayılı dosyası getirtilip, bu dosyada bulunan 17/03/2003 tarihli yapı tatil zaptı ve keşif tutanağı incelenerek, iddianamede açıklanan eylemlerin bu dosyanın da konusunu oluşturup oluşturmadığı hususu açıklığa kavuşturulup, farklılık bulunması halinde suça konu arazi üzerinde inşaat mühendisi refakatinde tekrar keşif icra edilerek, inşai müdahale kapsamında kalan yapıların eskime durumları ve kullanılan malzemelerin yıpranma özellikleri dikkate alınarak suç tarihinin tereddüte yer bırakmayacak şekilde tespiti ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 26/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.