Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/8441 E. 2014/4465 K. 24.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/8441
KARAR NO : 2014/4465
KARAR TARİHİ : 24.02.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/57030
Mahkemesi : Kırşehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 21.12.2011
Numarası : 2009/81-2011/349
Suç : Taksirle Öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanıklar M.. Ö.. ve M.. T..’ın beraatine, sanık M.. T..’nin mahkumiyetine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin cezada takdiri indirim yapılmasına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Olay gecesi saat 03 sıralarında, şeker fabrikasında, sabit pancar boşaltma makinalarının yüklenici eliyle işletilmesi işini yapan yüklenici firma Başak Ticaret – M.. T.. firmasında işçi olarak çalışmakta iken, pancar boşaltma sahasında bulunan sabit pancar boşaltma makinesinin kamyon boşaltma rampa platformu altındaki kanal içerisine herhangi bir sebeple giren ölenin, pancar yüklü kamyonların kolay boşaltılması için yapılmış hidrolikli mekanizmanın, alt profili ile platformun taşıyıcı sabit konstrüksiyon profili arasında kafasının sıkışması sonucu ölmesi şeklinde gelişen olayda, boşaltma lift operatörü sanık M.. T..’a asli, fabrikanın teknik işlerden sorumlu müdür yardımcısı sanık M.. Ö..’ye tali kusur izafe eden 22.03.2010 tarihli bilirkişi heyeti raporunun oluşa uygun düştüğü ve sanıkların hukuki durumlarının buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, yetersiz bilirkişi heyeti raporuna dayanılarak mahkumiyetleri yerine yazılı şekilde sanıklar M.. T.. ve M.. Ö..’nin beraatlerine karar verilmesi,
2-İki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı, maddede öngörülen cezanın alt sınırı da nazara alınmak suretiyle, uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği nazara alınmadan, asli kusurlu sanık M.. T.. hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde alt sınırdan hüküm kurulmak suretiyle eksik ceza tayini,
Kabule göre de;
3- Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan lehine, hakkında mahkumiyet kararı verilen sanık M.. T.. aleyhine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Sanıklar M.. T.. ve M.. Ö..’nin olayda kusurlu olmadıkları kabul edilirken, CMK’nın 230/1-b maddesine aykırı olarak, çelişkili bilirkişi raporlarından hangisine, hangi gerekçe ile itibar edildiğinin hükmün gerekçe kısmında belirtilmeden ve tartışılmadan yetersiz gerekçeyle sanıkların beraatlerine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.