YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/8161
KARAR NO : 2014/1613
KARAR TARİHİ : 27.01.2014
Tebliğname no : 12 – 2012/44570
Mahkemesi : Köyceğiz Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 15/09/2011
Numarası : 2011/93 – 2011/209
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya içeriğine ve oluşa göre; suç tarihinde, 110 promil alkollü olduğu tespit edilen sanığın, yönetimindeki araçla seyir halinde iken sağ taraftan yoldan çıkarak uçuruma yuvarlanması sonucu aracında yolcu olarak bulunan mağdur İ.. D..’un burnunda kırık oluşacak şekilde yaralandığı ve mağdurun yaralanmasının TCK’nın 89/2-b maddesi kapsamında kalacak nitelikte olduğu, olay nedeniyle, mağdur kollukta sanık hakkında şikayetçi olmadığını beyan etmiş ise de, 5237 sayılı TCK’nın 89/5. maddesine göre, taksirle yaralama suçunun bilinçli taksirle işlenmesi halinde, yalnızca TCK’nın 89/1. maddesinde kalan taksirle yaralama suçları açısından şikayetten vazgeçmenin sonuç doğurabileceği, mağdurun TCK’nın 89/2. maddesi kapsamında yaralandığı için vazgeçmenin sanığın durumunu etkilemeyeceği, sanığın alkollü araç kullanması sonucu mağdurun nitelikli şekilde yaralanmasına neden olması şeklinde gerçekleşen eyleminde, trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle yaralama suçlarının oluştuğu, ancak bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına neden olan sanığın eyleminin zarar suçu niteliğinde olduğu da değerlendirilerek taksirle yaralama suçundan cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde suç vasfında hataya düşülerek trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında, bir gün karşılığı miktarın belirlenmesine ilişkin uygulama maddesinin gösterilmemesi sureti ile CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi gereğince sanığın ceza miktarı itibari ile kazanılmış hakkının gözetilmesine, 27/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.