Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/8115 E. 2013/10367 K. 18.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/8115
KARAR NO : 2013/10367
KARAR TARİHİ : 18.04.2013

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Tüm sanıklar hakkında; 5271 sayılı CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca Beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık …’in, 1987-1999 yılları arasında Milas ilçesi, Güllük Beldesi belediye başkanı olarak görev yaptığı, aynı görevi 1999-2009 yılları arasında sanık …’in yürüttüğü, sanık …’in ise Güllük Belediyesi’nde fen memuru olarak çalıştığı, sanıklar hakkında, İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 06/02/1991 gün ve 1807 sayılı kararı ile korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescilli 617 parseldeki yapının batı cephesinde bulunan iki taraflı merdivenin bir tarafını kaldırdıkları, aynı Kurul’un 22/04/1992 gün ve 2622 sayılı kararı ile tescilli 466 parseldeki Güllük İlkokulu duvarında bulunan çeşmeyi ve 417 parseldeki konutu yıktırdıkları, 417 parsel önünde bulunan tescilli palmiye ağacını kestirdikleri iddiasıyla dava açılmış ise de; dosya kapsamında mevcut 23/05/2011 tarihli bilirkişi raporuna göre, 617 parselde bulunan tescilli yapının batı cephesindeki iki taraflı merdivenin sağlam ve yerinde olduğu, 417 parseldeki tescilli binanın, İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 26/05/1993 gün ve 3331 sayılı kararına istinaden yıkılıp, bulunduğu bölümün meydan olarak düzenlendiği, tescilli palmiye ağaçlarının hiçbirinin kesilmediği ve yerinde mevcut oldukları, 466 parselde bulunan tescilli çeşmenin ise, keşif tarihinden yaklaşık 11-12 yıl önce yıkıldığı anlaşılmakla, sanıkların sorumlu tutulabilecekleri tek eylem olan çeşmenin kaldırılması fiilinin gerçekleştirildiği 1999 yılı suç tarihi kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanıklara isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem 2863 sayılı Kanunun 65/a maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 7/2 maddesi yollamasıyla lehe neticeler doğuran (mülga) 765 sayılı TCK’nın 102/4 maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2 maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 1999 yılından itibaren 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2 maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımı inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş ve 5271 sayılı CMK’nın 223/9 maddesindeki şartların da oluşmadığı anlaşılmakla, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla
yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının isteme aykırı olarak DÜŞMESİNE, 18/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.