Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/8114 E. 2014/5771 K. 07.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/8114
KARAR NO : 2014/5771
KARAR TARİHİ : 07.03.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/27536
Mahkemesi : Milas 1. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 26/07/2011
Numarası : 2011/117-2011/462
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı, belirtilen değişiklik öncesinde işlenen suçlar bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği, bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde sanığın, Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 29/09/2001 tarih ve 638 sayılı kararı ile 1. derece arkeolojik ve kentsel arkeolojik sit alanı, anılan Kurulun 28/02/2003 tarih ve 2264 sayılı kararı ile 3. derece arkeolojik sit alanı olarak tescilli D. Köyünde bulunan taşınmazda ahır, ev, besi damı ve hayvan yemliği inşa etmek suretiyle inşai ve fiziki müdahalede bulunduğu iddiasıyla hakkında dava açıldığı, 28/06/2011 tarihli bilirkişi raporunda, bekçi evi niteliğindeki yapının keşif tarihinden 4 yıl evvel, besi damının ise 7-8 yıl evvel yapılmış olduğunun tespit edildiği, sanığın aşamalardaki tutarlı savunmasında, dava konusu yeri babasından kiraladığını ve bu yerin sit alanı olduğunu bilmediğini, kendisine bu konuda herhangi bir bildirim yapılmadığını beyan ettiği, taşınmaz sahibi tanık A.R. Ç.nın da sanığın savunmasını destekler mahiyette beyanda bulunduğu, anılan Kurul kararının dosya kapsamında mevcut olduğu, ancak mahallinde mutat vasıtalarla usulüne uygun olarak ilan edildiğine dair tutanakların araştırılmadığı anlaşılmakla,
Mahkemece, öncelikle ilan tutanaklarının dosyaya celp edilmesi, ilan yapılmamış olduğunun belirlenmesi halinde, kolluk marifetiyle mahallinde araştırma yapılarak, dava konusu yerin sit alanı içerisinde kaldığının bölge halkı tarafından bilinip bilinmediğinin ve sanığın, müdahalelerin yapıldığı mahalde ne zamandan beri ikamet ettiğinin tespit edilmesi, ilanın yapılmış olduğunun belirlenmesi halinde sanığın, sit alanı olduğunu bilmediğine dair savunmasına itibar edilemeyeceği ve atılı suçun niteliği gereği zararın meydana gelmesinin aranmayacağı gözetilmeksizin eksik inceleme ile hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 07/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.