YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/7795
KARAR NO : 2014/3667
KARAR TARİHİ : 14.02.2014
Tebliğname no : 7 – 2011/153706
Mahkemesi : Foça Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 29/12/2010
Numarası : 2010/176 – 2010/267
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı, belirtilen değişiklik öncesinde işlenen suçlar bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği, bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde,
Sanıkların, Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun 21/09/1979 tarih A-1823 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilen, İzmir I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 04/04/1991 tarih 2821 sayılı kararı ile onaylı koruma amaçlı imar planı kapsamında kalan taşınmazın pencerelerinde izinsiz olarak tamirat ve tadilat yaptıkları iddiasıyla haklarında dava açıldığı, sanık E.. bilatarihli dilekçe ile İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’na müracaat ederek çatı aktarımı, boya badana, pencere ve kapı yenileme işlemleri için izin talebinde bulunduğu, sanık N..13/09/005 tarihli kolluk beyanında, Anıtlar Kurulu’na başvurduğunu, cevap gelmediğini, ancak pencereleri değiştirdiğini ifade ettiği, sanıkların 14/04/2006 tarihli celsede ise, evin yatak odasına ait penceresi çok kötü durumda olduğundan pimapen yaptırmak suretiyle tamir ettirdiklerini, izin alınması gerektiğini bilmediklerini beyan ettikleri, dosya kapsamında mevcut inşaat bilirkişi raporunda, taşınmazın zemin ve zemin üstü katlarındaki ikişer adet pencerenin önceden ahşap olan kanatlarının yerine beyaz alüminyumdan (iki kanatlı) toplam dört adet pencere ile yenilendiği, basit onarım kapsamında olan bu imalatların izin alınmadan yapılmış olduğunun tespit edildiği anlaşılmakla,
1) Dosya içerisinde mevcut olup hükme esas alınan 12/05/2006 tarihli bilirkişi raporunda, yargılamaya konu inşai müdahalelerin ruhsata tabi olmayan “basit onarım” kapsamında kaldığı belirtilmesine rağmen, sanık hakkında 2863 sayılı Kanunun 65/b maddesi uyarınca hüküm tesisi,
2) 5237 sayılı TCK’nın 53/1-c maddesinde belirtilen güvenlik tedbirinin, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca cezası ertelenen sanıklar hakkında, sadece kendi alt soyları üzerindeki yetkileri bakımından uygulanamayacağı gözetilmeksizin, anılan hak yoksunluğunun tamamen uygulama dışı bırakılması kanuna aykırı,
3) Hükümden sonra, 11/10/2013 günlü Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanun’da, 65/1 ve 65/4 maddelerinin uygulanmasına ilişkin olarak getirilen değişiklikler karşısında, sanıkların hukuki durumunun yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.