YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/6918
KARAR NO : 2014/4119
KARAR TARİHİ : 19.02.2014
Tebliğname no : 9 – 2011/206981
Mahkemesi : İzmir 9. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 29/12/2010
Numarası : 2010/490 – 2010/1030
Suç : Taksirle öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü :
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, eksik incelemeye, kusura, teşdiden ceza tayininin kanuna aykırı olduğuna ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay günü saat 09.45 sıralarında, yönetimindeki ticari yolcu minibüsüyle iki yönlü, tali yol konumundaki sokaktan seyirle gelerek olay mahalli T kavşaktan girdiği 9 metre genişliğinde, bölünmüş, hafif eğimli, tek yönlü, görüşü açık, meskun mahal içi yolda, kavşak mahallinde sağa dönüş geniş açıyla ve hızını azaltmadan, kontrolsüzce dönüş yapan ve yolun solunu kontrol ederken yolun sağından yola giren yayayı yolun ortasına kadar fark etmeyerek etkin tedbir alma imkanını ortadan kaldıran ve bu şekilde 7 metre mesafe aldıktan sonra aracının ön tampon sol ön köşe kısmıyla, kavşak başına yakın noktadan yolun sağından kontrolsüz şekilde yola giriş yapmış olup yolun karşısına geçmek isteyen ve dönüş yaparak üzerine gelen araca karşı gerekli korunma tedbirine başvurmayan 90 yaşındaki ölen yayaya, iki şeritli yolun orta şerit çizgisi civarında çarparak yayanın ölümüne neden olan sanık sürücüye ölen yayayla eşit derecede kusur atfeden ve soruşturma ve kovuşturma aşamasında aldırılan bilirkişi raporlarına niçin iştirak edilmediğini gerekçeli şekilde açıklayan, yargılama sırasında Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan 17/09/2010 tarihli rapora hangi gerekçe ile üstünlük tanındığı, hükmün gerekçe kısmında yeterince belirtilmemiş ve tartışılmamış ise de Adli Tıp Kurumu raporunun oluşa uygun ve karar vermeye yeterli olması ve bu rapordaki eşit kusur durumu dikkate alınarak temel ceza tayininde alt sınırdan uzaklaşılmış olmasında bir isabetsizlik görülmemesi nedeniyle tebliğnamedeki 1 numaralı bozma görüüşüne iştirak edilmemiştir.
Sanık müdafinin, 29/12/2010 tarihli duruşmadaki sanık hakkında verilecek cezanın paraya çevrilmesi talebine ve sanık hakkında TCK’nın 62. maddesi gereğıince takdiri indirim uygulanırken sanığın kişiliği olumlu değerlendirildiği halde, sabıkası bulunmayan ve dosyaya
yansımış olumsuz kişiliği görülmeyen sanık hakkında verilen hapis cezasının, “Sanığa verilen cezanın süresi itibariyle..” şeklindeki kanuna aykırı gerekçe ile TCK’nın 50. maddesinde belirtilen seçenek yaptırımlara çevrilmemiş olması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19/2/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.