Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/5954 E. 2014/6431 K. 14.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/5954
KARAR NO : 2014/6431
KARAR TARİHİ : 14.03.2014

Tebliğname no : 7 – 2011/120172
Mahkemesi : İzmir 5. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 27/12/2010
Numarası : 2010/592- 2010/938
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkları Yüksek Kurulu’nun 02/07/1987 tarih ve 3456 sayılı kararı ile tescilli taşınmazın, sanık H.. Ö.. tarafından 18/07/2007 tarihinde, taşınmazın korunması gerekli tescilli eser olduğu sözleşmede belirtilmek suretiyle kiralandığı, sanığın, tescilli taşınmazda izinsiz olarak iç duvarları kaldırdığı, tadilat ve yangın güvenliğine yönelik uygulamalar ile avlusunda yapıya bitişik sundurma inşa ettiği iddiasıyla hakkında dava açıldığı, sanığın aşamalardaki savunmasında, sundurma yapılması ve iç duvarların yıkılması eylemlerini kabul etmediğini, taşınmazı mevcut haliyle kullandığını, iç boyaları döküldüğünden alçı ile kapatma ve badana işleri yaptırdığını, binaya seyyar yangın dolabı ve ışıldak koyduğunu, alarm butonu ve gaz sensörü monte ettiğini beyan ettiği, dosya kapsamında mevcut bilirkişi raporunda, İzmir Büyükşehir Belediyesi Harita Şube Müdürlüğü’nün Ağustos 2001 tarihli hava fotoğraflarından üretilen 30/11/2010 tarihli harita suretinde, tescilli binaya bitişik tek katlı eklenti (sundurma) bulunduğunun görüldüğü, işyeri girişinin sağ ve solunda yangın güvenliği ile ilgili sistemler ve yangın dolabının yerleştirilmiş olduğu, binanın içerisinin oda bölmelerine göre düzenlendiği, ancak odaları ayıran duvarların bir kısmının kaldırılarak oluşan çerçevenin ahşap malzeme ile kaplandığı ve tüm bina içinin boyanmış olduğu, bu nedenle söz konusu müdahalelerin hangi tarihte yapıldığının tespitinin mümkün olmadığını, dosyaya sunulu kira kontratolarından işyerinin kullanımının (dernek lokali adı altında restoran) 01/02/2004 tarihinden bu yana aynı olması nedeniyle ilk kullanımın başladığı tarihte yapılmış olabileceği kanaatinde olunduğunu, izinsiz olarak yapılan tüm imalatların inşai müdahale kapsamında olduğunun belirtildiği, tanıklar A..T.., F.. E.., O.. D.. ve A.. Y..’ın benzer mahiyetteki beyanlarında, binanın iç kısmında sanık tarafından herhangi bir değişiklik yapılmadığını, yalnızca boya badana işlerinin yapıldığını beyan ettikleri anlaşılmakla,
Mahkemece, olay yerinde yeniden keşif icra edilerek, sanığın, tescilli yapıda izin almaksızın gerçekleştirdiği alçı ile kapatma, badana-boya yaptırma, seyyar yangın dolabı, ışıldak, alarm butonu ve gaz sensörü monte etme eylemleri nedeniyle zarar söz konusu ise karar tarihi itibariyle yürürlükte olan 2863 sayılı Kanunun 65/a, zarar bulunmamakla birlikte eylem “esaslı müdahale” niteliğinde ise aynı Kanunun 65/b, “basit onarım” niteliğinde ise 65/d maddeleri uyarınca sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 14/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.