Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/5058 E. 2013/7100 K. 21.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/5058
KARAR NO : 2013/7100
KARAR TARİHİ : 21.03.2013

Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi

Trafik güvenliğini tehlikeye sokmak suçundan sanık …’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 179/3, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 1.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına, cezasının anılan Kanun’un 58/6 maddesine göre mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Kumluca Sulh Ceza Mahkemesinin 21/03/2012 tarihli ve 2010/141 esas, 2012/228 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi:
Dosya kapsamına göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 58, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106 ve 108. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, sadece özgürlüğü bağlayıcı cezaların mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesinin mümkün olduğu gözetilmeden, sanık hakkında hükmolunan adlî para cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığının 24/12/2012 gün ve B.03.0.CIG.0.00.00.04-105-07-9662-2012/18736/73218 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23.01.2013 tarih ve 2013/4276 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 Sayılı TCK’nın 58/6. maddesinde tekerrür halinde hükmolunan cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirileceği ve ayrıca mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağının öngörüldüğü, mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirlerinin yer aldığı 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesinde ise, yalnızca mükerrirler hakkında tayin olunan özgürlüğü bağlayıcı ceza olan hapis cezalarının ne şekilde infaz edileceği belirtilmiş olup, bu maddede adli para cezasının infazı konusunda her hangi bir düzenlemenin bulunmadığı, 5275 sayılı Kanunun 106. maddesinde adli para cezasının infazı düzenlenmiş olup, bu maddede mükerrirler hakkında hükmolunan adli para cezasının infazına ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği, bu durumda, 5237 sayılı TCK’nın 58., 5275 sayılı Kanunun 106 ve 108. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında adli para cezasına hükmedildiği için, hükümlülük kararında, mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimlik serbestlik tedbirinin uygulanacağının belirtilemeyeceği anlaşılmakla,
Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Kumluca Sulh Ceza Mahkemesinin 21/03/2012 tarihli ve 2010/141 esas, 2012/228 karar sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre uygulama yapılarak hüküm fıkrasından, sanık hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılmasına, diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.