YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/5018
KARAR NO : 2014/7963
KARAR TARİHİ : 01.04.2014
Tebliğname no : 7 – 2011/106689
Mahkemesi : Zile Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 15/07/2010
Numarası : 2010/64-2010/259
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın 07.09.2009 tarihinde satın aldığı Z.. ilçesi, A.. mahallesi, .. ada, .. numaralı parselde bulunan iki katlı, ahşap binanın, Sivas Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 14.07.2008 tarih ve 902 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edildiği, sanığın satın aldığı bu binada ilgili Koruma Bölge Kurulu’ndan izin almaksızın, esaslı tadilat kapsamında olan, giriş katındaki kimi bölme duvarları yıkılıp yerine tuğla duvar ördüğü, bu durumun Zile Belediyesi görevlilerince 01.10.2009 tarihinde yapılan kontrolde tespit edildiği ve sanık hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, her ne kadar yapılan yargılama sonunda, binanın korunması gerekli kültür varlığı olduğunu bilmediğini iddia eden sanığın, suç kastının bulunmaması gerekçesi ile beraatine karar verilmiş ise de, dosya kapsamında bulunan envanter kaydının ve tescilli binanın fotoğraflarının incelenmesiyle, binanın eski ve korunması gerekli bir yapı olduğunun anlaşılabildiği, ayrıca Zile Tapu Müdürlüğü’nün 10.09.2008 tarihli Sivas Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na hitaben yazdığı yazısında, suça konu tescilli binanın tapu kaydında 07.08.2008 tarih ve 3232 yevmiye numaralı “Kültür Varlığı” şerhinin bulunduğunun belirtilmesi karşısında, sanığın tescilli kültür varlığını satın aldığında, taşınmazın bu niteliğini bilmediğine yönelik savunmasının, hayatın normal akışı karşısında inandırıcı bulunmadığı, bu nedenle tescilli kültür varlığı olduğunu bildiği binasında izinsiz tadilat yaptıran sanığın suçunun sabit olduğu anlaşılmakla,
Üzerinde müdahale gerçekleştirilen taşınmazın 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında tescilli kültür varlığı olması nedeniyle taşınmazda izinsiz ya da izin kapsamı dışında yapılan her türlü inşai faaliyetin suç oluşturacağı, bu bakımdan müdahalenin binanın içinde ya da dışında gerçekleştirilmesinin önem arz etmediği, bu kapsamda tescile esas bilgi ve belgeler getirtilerek, izinsiz yapılan tadilatın yapının tescil edilmesine neden olan kriterlere uygun olup olmadığının, yapıya ait orjinal dokuya uyum sağlayıp sağlamadığının, tescilli kültür varlığında zarar meydana getirip getirmediğinin belirlenmesi gerektiği, Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde, olay yerinde keşif icra edilerek, sanık tarafından izinsiz bölme duvarlarının yıkılıp yerine yapılan tuğla duvarın tescilli kültür varlığının bütünü ve dolayısıyla orjinal dokusu ile uyumlu olup olmadığının, niteliğinin ve yapıda zarar meydana getirip getirmediğinin belirlenmesi, taşınmazın bu nitelikte bir zarar gördüğünün belirlenmesi durumunda sanığın, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1-1.cümlesi uyarınca cezalandırılması, bu nitelikte bir zararın mevcut olmadığının, ancak yapılan tadilatın ruhsata tabi inşai ve fiziki müdahale kapsamında bulunduğunun belirlenmesi durumunda, 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/1-2.cümlesi uyarınca cezalandırılması, yapılan bu tadilatın ruhsata tabi olmayan, “basit onarım” niteliğinde olduğunun belirlenmesi halinde ise, 5498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/4. maddesi ile cezalandırılması gerektiğinin gözetilmeksizin, eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 01.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.