Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/3934 E. 2013/11187 K. 24.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/3934
KARAR NO : 2013/11187
KARAR TARİHİ : 24.04.2013

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat
Hüküm : 6.780 TL maddi ve 7.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Dava dilekçesinin davalı vekiline 31.02.2011 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekilinin duruşmalara geldiği, gerekçeli kararın davalı vekiline 10.11.2011 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı tarafça 11.11.2011 tarihinde kararın temyiz edildiğinin anlaşılması sebebiyle tebliğnamenin 1. bendinde yer alan görüşe, davacı ile vekili arasındaki vekaletnamenin 19.08.2010 tarihli genel bir vekaletname olması ve beraat kararının kesinleşmesinden kısa süre sonra tazminat davasının açıldığının ve davacının tazminat davası açılmasına muvafakatının bulunduğunun anlaşılması sebebiyle tebliğnamenin 2. bendindeki düşünceye, davacının hakkında mahsup işlemi yapılıp yapılmadığının denetlenmesinin sabıka kaydının UYAP ortamından temin edilmesi suretiyle yapılması nedeniyle tebliğnamenin 3. bendindeki görüşe, davacının kolluk araştırması ile elde edilen ve asgari ücrete çok yakın olduğu görülen günlük geliri üzerinden maddi tazminata hükmedilmiş olması ve gerçek maddi zararının belirlenmesi sebebiyle tebliğnamenin 4. bendinde yer alan düşünceye, tazminat istemine dayanak teşkil eden Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/236 Esas – 2011/167 Karar sayılı ceza dava dosyası üzerinde yapılan incelemede davacının 20.02.2009-20.07.2010 tarihleri arasındaki süreyi tutuklulukta geçirdiğinin ve mahkemece bu sürelerin gözönüne alındığının anlaşılması nedeniyle tebliğnamenin 5. bendindeki görüşe, gerekçeli karar başlığında dava tarihinin 20.01.2011 yerine 20.02.2009 olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edildiğinden tebliğnamenin 6. Bendinde yer alan görüşe iştirak edilmemiş, manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı,tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nesafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken,
515 gün süreyle tutuklu kalan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayıp eksik tayini ve davacının kolluk araştırma ile elde edilen ve asgari ücrete yakın olduğu görülen günlük geliri üzerinden maddi tazminata hükmedilmiş olması karşısında hesaplamada hafta sonu, dini ve milli bayram tatilleri nedeniyle indirim yapılamayacağının dikkate alınmaması temyiz edenin sıfatına göre bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 24.04.2013 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.