Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/29726 E. 2014/7348 K. 25.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/29726
KARAR NO : 2014/7348
KARAR TARİHİ : 25.03.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/61801
Mahkemesi : Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 29/11/2012
Numarası : 2012/144 – 2012/482
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat

Davacı vekilinin 20.02.2012 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. vd maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat davasının dayanağı olan İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.11.2011 tarih, 2011/280 Esas – 2011/348 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan, 06.01.2009 – 13.05.2011 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, beraetine hükmedildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 29.11.2011 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 20.02.2012 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmış, davacı yararına hükmedilen toplam tazminat miktarına göre karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 6.304,6 TL nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan incelemeye, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin faize ve kendileri lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 857 gün süreyle tutuklanan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayıp fazla tayini,
2- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve Haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorulup ve Ulusal Yargı Ağı Sistemi (UYAP) üzerinden de araştırılarak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ve tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak, BOZULMASINA, 25.03.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.