YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/29615
KARAR NO : 2014/6482
KARAR TARİHİ : 17.03.2014
Tebliğname no : 12 – 2013/69775
Mahkemesi : Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 14/12/2012
Numarası : 2011/38 – 2012/366
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına ve tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması,
2-Davacının tutuklu kaldığı dönemde uğradığı iddia olunan gelir kaybının dayanağı olan ödenmeyen maaş kesintilerine ilişkin olarak tahakkuk edecek, ücret ve aylıklarından yapılan kesintilerin ödenmemesi nedeniyle, hakkındaki davanın beraetle neticelenmesi sonrası, kanun gereği, biriken ve ödenmeyen parasal hakların bağlı olduğu kamu idaresine yapılacak başvuru yoluyla veya yetkili ve görevli idare mahkemesine konu ile ilgili yasal düzenlemelere uyulmadığı gerekçesi ile başvurulması halinde doğduğu iddia olunan maddi zararının hüküm altına alınabileceği davacının tazminat istemine konu edilen maddi kaybına ilişkin idari yargı mahkemelerine müracaat edip etmediğinin araştırılmaması suretiyle, eksik kovuşturma ile hüküm kurulması,
3-Maddi tazminat miktarının tayin ve tespitine esas alınan raporu düzenleyen bilirkişi Şahika Nur Ayhan’ın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 64. maddesinde düzenlenen İl Adli Yargı Adalet Komisyonu listesinde yer alan kişilerden olup olmadığı yönünde açıklayıcı bilgiye yer verilmeyerek denetim olanağının sınırlandırılması ve seçilen bilirkişinin İl Adli Yargı Adalet Komisyonu listesinde yer alan kişilerden olmaması halinde de kimlik tespiti ve yeminin yaptırılması gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 64/6 madde ve fıkrasına aykırı davranılması,
4-Gerekçeli karar başlığında, ”dava” ibaresi yerine, ”suç” ”dava tarihi yerine,” ”suç tarihi ve saati” ile ”suç yeri” ibarelerine yer verilmiş olması ve 13/01/2011 olan dava tarihinin, 2003 olarak yazılmış olması,
5-Yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi nedeniyle, hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış başka dava olup olmadığının, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden sorgulanıp ilgili maliye hazinesinden de sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.