Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/29540 E. 2014/25183 K. 10.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/29540
KARAR NO : 2014/25183
KARAR TARİHİ : 10.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/299369
Mahkemesi : Şenkaya (Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 27/03/2013
Numarası : 2007/130 – 2013/64
Suç : Taksirle yaralama

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin ve mahalli Cumhuriyet savcısının kusura ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanığın müteahhiti olduğu Paşalı Sağlık Ocağı İnşaatında çalışan katılanın, inşaatın 2. katında perde demiri döşeme işi sırasında elindeki demir çubuğu inşaatın yaklaşık 2,5 mt. uzaklığında bulunan yüksek gerilim hattı kablolarına temas ettirmesi sonucunda elektrik akımına kapıldığı ve hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı ve işveren olan sanığın güvenlik önlemlerini almaması nedeniyle asli kusurlu olduğu somut olayda, sanığın taksirinin yoğunluğu ve katılanda meydana gelen yaralanmanın niteliği gözetilerek, alt sınır aşılarak hak ve nesafete uygun bir ceza tayini yerine, asgari hadden ceza tayin edilmesi,
2-Katılanın, meydana gelen olayda sol bacağının diz altından ampute olduğunu ve protez bacak kullandığını beyan etmesi ve Erzurum Numune Hastanesi Başhekimliğinin 1088 sayılı raporunda hastanın ayak bileği ve bacaktaki defekt alanlarında düzelme olmaması üzerine daha ileri bir merkeze sevk edilmek üzere taburcu edildiğinin belirtilmesi karşısında, katılanın yaralanmasının duyularından veya organlarından birinin işlevinin zayıflamasına veya yitirilmesine neden olup olmadığı yönünden kesin raporu alındıktan sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesi yerine eksik inceleme ile hüküm tesisi;
3-Mahkemece sanık hakkında temel ceza olarak doğrudan adli para cezası seçilmesine rağmen, adli para cezasının hesaplanması sırasında TCK’nın 50/1-a maddesine atıf yapılması;
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.