YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/29327
KARAR NO : 2014/19299
KARAR TARİHİ : 01.10.2014
Tebliğname No : 12 – 2013/346496
Mahkemesi :Samsun 5. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi :12.09.2013
Numarası :2012/52 – 2013/614
Suç :Taksirle yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç vasfının kazanılmış hak teşkil etmeyeceği, kazanılmış hakkın sadece ceza tür ve miktarı ile sınırlı olacağı kabul edilerek; olaydan 2 saat 7 dakika sonra yapılan ölçümde 111 promil alkollü olduğu belirlenen sanığın, olay günü gece saat 23:30 sularında açık havada, aydınlatmanın bulunduğu meskun mahalde, bölünmüş, tek yönlü, yüzeyi kuru, asfalt kaplama, eğimsiz düz yolda idaresindeki otomobille seyir halindeyken, ışık kontrollü dönel kavşakta, kendi seyir yönüne fasılalı kırmızı ışık yandığı halde kontrolsüzce kavşağa girdiği, bu esnada idaresindeki minibüsle kavşağa giren mağdur Bahaettin’in aracına asli kusurlu olarak çarptığı, kaza nedeniyle mağdur Bahaettin ve aracında bulunan Erdem ile Yasemin’in basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek şekilde yaralanmasıyla sonuçlanan olayda, sanık hakkında düzenlenen iddianamede, kaza anında 111 promil alkollü olduğunun ve eyleminin TCK’nın 44. maddesi yollamasıyla taksirle yaralama suçunu oluşturduğunun belirtilmesi, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; taksirle yaralama suçunun zarar suçu, TCK’nın 179/3. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun tehlike suçu olması, her iki suçun birlikte işlendiği hallerde, sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken, suçlar için kanunda öngörülen cezaların ağırlığının değil, zarar suçu-tehlike suçu kriterinin esas alınması, buna göre; sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olduğu ahvalde, sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi ya da şikayetten vazgeçme nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmadığı ahvalde ise, sanığın TCK’nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılmasının kabul edilmesi karşısında; nitelikli şekilde yaralanmamış olmaları sebebiyle sanık üzerine atılı suçun soruşturma ve kovuşturmasının TCK’nın 89/5. maddesi uyarınca şikayet şartına tabi olması ve mağdurların yargılama aşamasında alınan beyanlarında sanık hakkındaki şikayetlerinden vazgeçmeleri göz önünde bulundurularak sanığın, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılması yerine, mağdurların şikayetten vazgeçtikleri de gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. ve 326. maddeleri uyarınca, isteme uygun olarak BOZULMASINA, ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkın gözetilmesine, 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.