Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/29004 E. 2014/6685 K. 18.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/29004
KARAR NO : 2014/6685
KARAR TARİHİ : 18.03.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/70619
Mahkemesi : Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 16/10/2012
Numarası : 2007/252 – 2012/504
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat

Davacı vekilinin 25.07.2007 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve diğer maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat davasının dayanağını oluşturan Gaziantep 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.04.2007 tarih, 2006/476 Esas – 2007/218 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinden; sanığın (davacının) 6136 sayılı Kanuna muhalefet etmek suçundan, 26.08.2006 – 06.12.2006 tarihleri arasında tutuklu kaldığı ve hakkında beraatine hükmedildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 02.05.2007 tarihinde kesinleştiği, iş bu davanın haksız işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen 1 yıllık süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmış, gerekçeli karar başlığına davacının “Ahmet” olan adının “Ahmer” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiş, tazminat davasına dayanak olan ceza dosyasında davacının fiilen 102 gün süreyle tutuklu kaldığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tutukluluk süresinin 98 gün olarak belirlenmesi suretiyle eksik maddi tazminata hükmedilmesi temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin faiz tarihine ilişkin temyiz itirazının reddine, ancak;
1- Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 102 gün süreyle tutuklanan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayıp fazla tayini,
2- Davacı A..D..’in beraat ettiği ceza davasında kendisini vekille temsil ettirdiğinin anlaşılması karşısında, beraat hükmünün verildiği tarihte geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden hesaplanacak 1.000 TL vekalet ücretinin maddi zarara ilave edilmesi gerekirken, beraat hükmünden sonraki bir tarihte tanzim edilen serbest meslek makbuzu üzerindeki 2.000 TL’nin maddi zarara eklenmesi suretiyle fazla miktarda maddi tazminata hükmedilmesi,
3- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ve tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.03.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.