Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/28888 E. 2014/173 K. 13.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/28888
KARAR NO : 2014/173
KARAR TARİHİ : 13.01.2014

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 26.07.2013

Taksirle bir kişinin ölümüne neden olma suçundan sanık …’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 85/1. maddesi uyarınca 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına dair, Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/11/2008 tarihli ve 2007/429 esas, 2008/964 sayılı kararının Dairemizin 29/11/2012 tarihli ve 2012/4694 esas, 2012/25705 sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, hükümlü tarafından yapılan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin aynı Mahkemenin 13/06/2013 tarihli ve 2007/429 esas, 2008/964 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair mercii Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/07/2013 tarih ve 2013/1146 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanığın, kararın kesinleşmesinden sonra ibraz ettiği 03/06/2013 tarihli yargılamanın yenilenmesi talebini içeren dilekçede, 13/01/2007 tarihinde vuku bulan iş kazası sonucu ölüm olayının meydana geldiği inşaatın denetimi ile ilgili olarak Olimpos Yapı Denetim firması tarafından kendisine hiçbir zaman bir görev verilmediğini, yazılı olarak tebliğatta bulunulmadığını, söz konusu inşaatın fiilen denetim işlerini firma yetkilisi…’ın yürüttüğünü ve denetim tutanaklarına kendisi yerine imza attığını, ancak iş kazasının meydana gelmesinden sonra, tüm firma çalışanları zarar görmesin diye, firma yetkilisi…’ın, inşaatı sanki kendisi denetlemiş gibi ifade vermesini istediğini, ayrıca …’in, kendisine her türlü maddi yardım yapacağı konusunda yazılı taahhütte bulunduğunu, söz konusu iş kazası nedeniyle hukuki sorun yaşamayacağını ve beraat edeceğini garanti etmesi nedeniyle soruşturma ve yargılama aşamalarında anılan inşaatı kendisi denetlemiş gibi ifade verdiğini, oysa söz konusu inşaatla ilgili Kepez Belediyesinde bulunan ruhsat dosyasında mevcut 08/12/2006 tarihli kalıp ve demir imalatı kontrol tutanağı, 31/10/2008 tarihli iş bitirme tutanağı, bila tarihli iş bitim raporu, 08/12/2006 tarihli 1 nolu hak ediş raporuna ait personel bildirgesi, 09/12/2006 tarihli beton döküm tutanağı, 21/11/2006 tarihli kalıp ve demir imalatı kontrol tutanağı, 22/11/2006 tarihli beton döküm tutanağı, 24/12/2006 tarihli beton döküm tutanağı, 23/12/2006 tarihli kalıp ve demir imalatı kontrol tutanağı, 31/12/2006 tarihli 2 nolu hak ediş raporuna ait personel bildirgesi ve yapı denetim sözleşmesinde isminin altındaki imzaların kendisine ait olmadığını, bu evraklara kendisi adına imza atan firma yetkilisi… hakkında firmanın hissedarlarından …tarafından Antalya Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, soruşturma numarasının 2013/29098 olduğunu iddia ve beyan ederek bu hususların bir kısmına ilişkin yazılı belge ibraz etmesi karşısında, sonradan ortaya çıkan bu durumun 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 311 ve devamı maddeleri uyarınca yargılamanın yenilenmesi nedeni olduğu nazara alınarak, sanık tarafından sonradan ileri sürülen iddialar ve beyanlarla ilgili delillerin toplanması, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2013/29098 soruşturma nolu dosyasının akıbetinin araştırılması, anılan denetim tutanaklarının asılları celbedilerek sanığın kendi eli ürünü olmadığını iddia ettiği isminin altındaki imzalarla ilgili bilirkişi raporu alınması, söz konusu imzaların kimin eli ürünü olduğunun kesin bir şekilde tespiti için yargılamanın yenilenmesi yoluna gidilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 18.11.2013 gün ve 94660652-105-07-8844-2013/17004/69796 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25.11.2013 tarih ve 2013/365295 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/11/2008 tarih ve 2007/429 esas, 2008/964 sayılı ilamı ile, talepte bulunan hükümlü … hakkında taksirle öldürme suçundan 3 yıl hapis cezası ile 2 yıl süre ile meslek ve sanatının yerine getirmesinin yasaklanmasına karar verildiği, kararın temyizi üzerine Dairemizin 29/11/2012 tarih ve 2012/4694 esas, 2012/25705 sayılı ilâmı ile onanarak kesinleştiği, hükmün infazı sırasında, hükümlü tarafından verilen 04.06.2013 tarihli dilekçe ile, dosya kapsamında yeni olay ve yeni delil olduğundan yargılamanın yenilenmesini ve hakkında verilen infazın durdurulmasını mahkemesinden talep ettiği, Antalya 8. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından itirazın reddine karar verilip bu karara karşı yapılan itiraz üzerine Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 26/07/2013 tarihli ve 2013/1146 değişik iş sayılı kararı ile itirazın da reddine karar verilmiş ve hükümlünün istemi üzerine Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbarda bulunulmuş ise de; hükümlünün taksirle öldürme suçundan aldığı cezanın Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, 5271 sayılı CMK’nın 311. maddesinin (1.) fıkrasının (e) bendinde “Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında sanığın beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa” bu durumun yargılamanın yenilenmesi nedeni sayılacağı belirtilmişse de, hükümlünün olay tarihinde, …’nin öldüğü inşaatın yapı denetimini yürüten firmada, yapı denetçisi inşaat mühendisi olarak görev yaptığı, gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamalarında yaptığı savunmalarında, inşaatın yapı denetçisi olarak görev yaptığını kabul ettiği, olaydan sonra inşaata gidip gerekli incelemeleri yaptığını, olayın kendi kusurundan kaynaklanmadığını beyan ettiği, yargılamanın yenilenmesi talebine eklediği bir kısım belgelerin bir çoğunun yargılama aşamasında dosya içerisine ibraz edilmiş olup temyiz incelemesi sırasında değerlendirildiği, yapmış olduğu bütün savunma ve dilekçelerinde, inşaatla ilgisi olmadığına ilişkin herhangi bir beyanının bulunmadığı, yargılamanın yenilenmesi istemine dayanak olarak bildirdiği …isimli kişinin, yardımcı yapı kontrol denetçisi olarak görev yaptığı ve savunma tanığı olarak yargılama aşamasında beyanının alındığı, kanun yararına bozma dilekçesinin ibraz edilme tarihine kadar, hükümlünün söz konusu şirket adına denetçi olarak görev yapmadığına ilişkin hiç bir beyanı ve dosya içerisinde bulunan belgelerdeki imzaların kendisine ait olmadığına ilişkin bir savunmasının bulunmadığı, tanık Volkan Soysal’ın da, hükümlünün söz konusu inşaatın yapı denetçisi olmadığına ilişkin bir beyanının olmayıp meydana gelen olayda yapı denetiminden kaynaklanan bir ihmalin bulunmadığına yönelik beyanlarda bulunduğu, hükümlünün dilekçesinde ileri sürdüğü birçok husususun, temyiz incelemesi sırasında değerlendirilip temyiz itirazlarının reddine karar verildiğinden yeni delil kapsamında değerlendirilemeyeceği ve salt bu nedenle yargılamanın yenilenmesine karar verilemeyeceği anlaşılmakla, kanun yararına bozma talebinin REDDİNE, dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 13.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.