Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/28169 E. 2014/26056 K. 18.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/28169
KARAR NO : 2014/26056
KARAR TARİHİ : 18.12.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/237567
Mahkemesi : Mazgirt Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 08/06/2012
Numarası : 2010/19 – 2012/44
Suç : Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Mahalli Cumhuriyet Savcısının temyiz talebinin lehe olduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet Savcısının sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Sanık sevk ve idaresindeki otomobil ile gündüz vakti, meskun mahal dışındaki 7 m genişliğinde, iki yönlü, korkuluksuz sert virajlı ve hafif eğimli, ıslak zeminli yolda, bulutlu ve yağmurlu havada seyrederken olay yeri viraja seyir hızı ile girdiğinde ıslak zemin üzerinde 28 m fren izi bırakıp direksiyon hakimiyetini kaybederek sola doğru stabilize alana kayıp duramayarak yine sol tarafta bulunan tel örgü üzerinden geçip üç adet ağacı kırarak uçuruma takla atıp sol tarafta bulunan evin kilerine aracın sağ yan ve üst tavan kısmı ile çarpması sonucu otomobildeki bir kişinin öldüğü olayda, sanığın tam kusurlu olduğu dikkate alınarak, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun olarak asgari hadden daha fazla uzaklaşılmak suretiyle ceza tayini yerine, yazılı şekilde ceza tayin edilmesi,
2- TCK’nın 50/4 maddesindeki “hapis cezası uzun süreli de olsa; bu ceza, diğer koşulların varlığı hâlinde, birinci fıkranın (a) bendine göre adlî para cezasına çevrilebilir” şeklindeki düzenlemeye karşın mahkemece sanık hakkında tayin edilen 1 yıl 9 ay 20 gün hapis cezasının kısa süreli olmadığı gerekçesi ile TCK’nın 50. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet Svcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, CMUK’ un 326. maddesi gereğince kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydı ile 18/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.