YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/28103
KARAR NO : 2014/8015
KARAR TARİHİ : 01.04.2014
Tebliğname no : 12 – 2013/67215
Mahkemesi : Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 21/12/2012
Numarası : 2012/218 – 2012/330
Dava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminat
Davacı vekilinin 25.07.2012 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek 466 sayılı Kanun gereğince maddi ve manevi tazminat taleplerinde bulunması üzerine açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,
Yapılan incelemeye, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, incelenen dosya kapsamına göre; davalı vekilinin kendileri lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine, eksik incelemeye ve davacının kendi kusur ile tutuklanmasına neden olduğuna, davacı vekilinin tazminat miktarına ve eksik inceleme ile hüküm kurulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dava, 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemine ilişkin olup; Ceza Genel Kurulunun 23/03/2010 tarih ve 2009/256 esas ve 2010/57 sayılı kararında, 466 sayılı Kanunun 2. maddesindeki üç aylık sürenin başlangıcı için 21/04/1975 tarih ve 3-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına atıf yapılarak kesinleşen beraat kararından davacının haberdar olmasının arandığı, ancak adı geçen kararda tazminat davasının ne zamana kadar açılması gerektiğine dair bir açıklama bulunmamakla birlikte hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava konusu edilmesi gerektiği, dava süresi açısından en lehe kabul ile bu itibarla Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulünün gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar hakkında beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği bu kapsamda, incelemeye konu olan tazminat davasına dayanak teşkil eden Hakkari Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.03.1987 tarih, 1985/157 Esas – 1987/25 Karar sayılı dosyasındaki kesinleşme şerhine göre davacı hakkındaki beraat hükmünün 14.04.1987 tarihinde kesinleştiği, davanın 25.07.2012 tarihinde, 10 yıl dolduktan sonra açıldığının anlaşılması karşısında, süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yetersiz değerlendirme ile kısmen kabulüne karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin davanın süresinde açılmadığına ilişkin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme uygun olarak, BOZULMASINA, 01.04.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.