Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/28092 E. 2014/10256 K. 28.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/28092
KARAR NO : 2014/10256
KARAR TARİHİ : 28.04.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/67757
Mahkemesi : Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 21/09/2012
Numarası : 2012/138 – 2012/303
Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Davacı vekilinin, Çorlu 1. noterliği tarafından düzenlenmiş genel vekaletnameye istinaden, haksız tutuklama nedenine dayalı olarak, davacı adına tazminat talebinde bulunduğu, vekaletnamede davacı vekilinin davacı adına dava açma hak ve yetkisinin bulunduğu ve dava tarihinden sonra vekilin davacı tarafından azledildiğine dair dosyaya sunulmuş azilname bulunmaması nedeniyle, davacı ile vekili arasında vekalet ilişkisinin devam etmekte olduğunun kabulü gerektiğinden, tebliğnamedeki (5) nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
1-Davacı vekiline duruşma gününü bildirir açıklamalı davetiye tebliğ edilmeden, yoklukta yapılan yargılama sonucu karar verilmesi suretiyle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 142/7 maddesine muhalefet edilmesi,
2- Kabule göre de;
a)-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hak ve nasafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine bu ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması,
b)-Maddi tazminat miktarının tayin ve tespitine esas alınan bilirkişi raporunda, davacı lehine hükmedilecek maddi tazminatın, davacının tutuklandığı 02.04.2011 tarihi ile tahliye olduğu 16/09/2011 tarihleri arasında tutuklu kalınan 167 gün yerine, 164 gün üzerinden hesaplandığının dikkate alınmaması suretiyle, eksik maddi tazminata hükmedilmesi,
c)-Dava dilekçesinde, dava tarihinden itibaren faiz talebinde bulunulmasına rağmen, davacı lehine hükmolunan maddi ve manevi tazminatlar için, gözaltı tarihinden itibaren faize hükmedilmesi,
d)-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun dairemizce de benimsenen 20.09.2005 gün, 2005/1-88 esas ve 2005/98 sayılı kararında belirtildiği üzere; davayı vekil ile takip eden davacı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesinin 13/4. maddesi ve tarifenin üçüncü kısmı gereğince, ikinci kısmın ikinci bölümünün onuncu sırasındaki ücretten az olmamak üzere vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, dilekçe yazım ücretine hükmedilmesi,
e)-Yapılan temyiz incelemeleri sırasında, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi nedeniyle, hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, davacı lehine aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış başka dava bulunup bulunmadığının, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden sorgulanıp, ilgili maliye hazinesinden sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, davalı ve davacı vekillerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 28.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.