Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/27937 E. 2014/19991 K. 16.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/27937
KARAR NO : 2014/19991
KARAR TARİHİ : 16.10.2014

Tebliğname No : 12 – 2013/282622
Mahkemesi : Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 30/04/2013
Numarası : 2012/248 – 2013/85
Suç : Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, kusura, eksik araştırma ile hüküm kurulduğuna ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanığın, çift yönlü, sollama yasağı bulunan yolda, önünde bulunan düğün konvoyunu solladıktan sonra, karşıdan araç gelmesi nedeniyle, yeniden sağ şeride girmek için manevra yaptığında, önünde aynı yönde sağ şeritte seyir halinde bulunan motosiklete arkadan çarptığı, sanığın direksiyon hakimiyetini kaybedip sola yöneldiği, solda banket üzerine yürümekte olan ölene çarpması şeklinde meydana gelen ve bir kişinin ölümü ile birlikte R.. A..’in basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek, M.. D..’in ise yüzünde sabit iz kalacak biçimde yaralanması ile sonuçlanan ve bilinçli taksir hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunduğu olayda, R.. A.. ve M.. D.. 30.04.2013 tarihli duruşmada sanık hakkındaki şikayetlerinden vazgeçmiş ise de, bilinçli taksir nedeniyle TCK’ nın 89/5 maddesi uyarınca M.. D..’in anılan Kanunun 89/2-d maddesi kapsamında bulunan yaralamasının şikayete bağlı bulunmadığı, bu nedenle sanığın eyleminin TCK’ nın 85/2 ve 22/3 maddeleri kapsamında bulunduğu gözetilmeden yazılı biçimde hüküm kurulması
2- Kabul ve uygulamaya göre de;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi gereğince ceza miktarları yönünden sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 16.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.