Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/27526 E. 2014/9617 K. 18.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/27526
KARAR NO : 2014/9617
KARAR TARİHİ : 18.04.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/46057
Mahkemesi : Selçuk Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 20/12/2012
Numarası : 2012/405 – 2012/480
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına ve güvenlik tedbirine hükmedilmesine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ve sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Selçuk Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2009/182 E. sayılı dosyasında sanığın iftira suçundan yargılandığı ve bu dosyada suç tarihinin 2008 olduğu, söz konusu kamu davasında, M… Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin 20.02.2009 tarihli raporu ile sanığın iftira suçunu işlediği tarihte, Paranoid Bozukluk denilen akıl hastalığı nedeni ile işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını tam olarak algılayamayacağı, davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli ölçüde azaldığının belirtilmesi üzerine, sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmiş ise de, bu rapora dayanak olan suç tarihinin, incelemeye konu dosyadaki suç tarihinden sonra olduğu, ayrıca yine sanık hakkında Selçuk Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2009/195 Esas sayılı dosyasında görülen hasımsız vesayet davasında düzenlenen, İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun 31.03.2010 tarihli raporu ile sanığın herhangi bir akıl hastalığı veya zeka geriliğine duçar olmadığı, paranoid kişilik bozukluğunun hukuki ehliyetini etkilemeyeceği ve vasi atanmasına gerek olmadığının bildirilmesi karşısında, oluşan tereddüt ve çelişkinin giderilmesi bakımından, Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınarak, sanığın incelemeye konu dosyadaki suç tarihi olan 07.06.2007 tarihi itibariyle, 5237 sayılı TCK’nın 32 maddesi gereğince, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılamayacağı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmış olup olmadığı hususunun tartışmasız olarak tespiti ile sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kabule göre de;
Ceza ehliyeti olmaması nedeniyle ceza verilmesine yer olmadığına ve 5237 sayılı TCK’nın 32/1 ve 57/1 maddeleri uyarınca hakkında güvenlik tedbirine hükmedilen sanığın, CMK’nın 325/1. maddesi uyarınca, yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekili ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.