Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/27082 E. 2014/22110 K. 06.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/27082
KARAR NO : 2014/22110
KARAR TARİHİ : 06.11.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/301787
Mahkemesi : Bergama Asliye Ceza Mahkemesi
Karar tarihi : 16/05/2012
Numarası : 2009/258 – 2012/284
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, şikayetçi vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık H.. K.. hakkında açılan dava yönünden 06/04/2010 tarihli dilekçe ile katılma isteminde bulunmasına rağmen, bu konuda herhangi bir karar verilmeyen Kültür ve Turizm Bakanlığı adına hazine vekilinin, 5271 sayılı CMK’nın 260. maddesi uyarınca katılma istemi hakkında karar verilmeyenler sıfatıyla hükmü temyiz hakkının bulunduğu değerlendirilmiş olup, şikayetçi kurumun aynı Kanunun 237/2 maddesi uyarınca katılan sıfatıyla davaya kabulüne karar verilmek suretiyle yapılan incelemede;
Katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın eşi olan ve hakkında aynı suçtan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanık Ş.. K..’ın başvurusu üzerine, Bergama Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğünce, adı geçen sanığa ait taşınmazda basit onarım yapılmasına izin verildiği, İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 10/07/2002 tarih ve 10785 sayılı kararı ile tescilli 3. derece arkeolojik sit alanı içerisinde bulunan yapıya ilişkin 09/02/2009 tarihli basit onarım izin belgesinin sanık H..tarafından, “yazıyı elden aldım, gerekli bilgiler bana verildi, sorumluluk bana ait” notu ile birlikte imzalanarak teslim alındığı, 06/03/2009 tarihinde belediye görevlilerince yapılan kontrolde, basit onarım iznine aykırı olarak eski binanın yıkılıp yerine subasmanı, zemin kat kolon ve tabliyesi yapılmış, birinci kat kolonları atılmış, zemin kata ait duvarları örülmüş bir inşai faaliyet tespit edilip, mühürleme işlemi uygulandığı, sözü edilen tespite ilişkin 06/03/2009 tarihli zaptın, sanık H..tarafından “inşaatı yapan” sıfatıyla imzalandığı, Bergama Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğünce 3194 sayılı İmar Kanunu gereği yapılan tebliğlerin, yine sanık H.. tarafından tebellüğ edildiği, 25/11/2011 tarihinde mahallinde icra edilen keşifte, 06/03/2009 tespit tarihi itibariyle inşaat halinde olan yapının tamamlanarak, iki katlı betonarme karkas bina haline
sanık H.. inşai müdahale gerçekleştirmek istediği taşınmaz tapuda eşi adına kayıtlı olduğu için, onun aracılığıyla belediyeye başvurarak basit onarım izni aldığı, taşınmazdaki inşai faaliyetin başından sonuna kadar sanık H..bilgi ve talimatı doğrultusunda yürütüldüğü ve basit onarım kapsamı dışına çıkılarak mevcut eski bina yıkılıp yerine iki katlı betonarme bir bina inşa edildiği, her ne kadar adı geçen sanık, taşınmazın eşine ait olduğunu, suça konu evin eşi tarafından yaptırıldığını savunmuş ise de, basit onarım izin belgesini sorumluluğu üstlendiğini belirten yazı ile sanık H.. teslim alması, belediye görevlilerince düzenlenen 06/03/2009 tarihli “zabıt ve rapor” altında “inşaatı yapan” sıfatıyla sanığın imzasının bulunması ve ev hanımı olup geçimi eşi tarafından sağlanan Ş.. K..’ın inşaat işi ile ilgilenmesinin hayatın olağan akışına aykırı olması karşısında, sanık H..in savunmasına itibar edilemeyeceği, bu bakımdan adı geçen sanığın “izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunma” suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme ile beraatine dair hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.