Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/26898 E. 2014/20982 K. 27.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/26898
KARAR NO : 2014/20982
KARAR TARİHİ : 27.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/8586
Mahkemesi : Denizli 8. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 06/11/2012
Numarası : 2012/841 – 2012/1155
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanun’a aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinde sanığın, haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen, M.. S.., S.. Ç.. ve M.. P.. isimli şahıslarla fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, Aydın Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 24/01/2007 gün 666 sayılı kararı ile 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde yer alan, H.. ilçesi, G.. köyünde bulunan kaya mezarlarında, kültür varlığı bulmak amacıyla kazma, kürek ve matkap vasıtasıyla kazı yaptıkları ve atılı eylemi işlediklerinin tüm dosya kapsamı itibariyle sabit olduğu anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında düzenlenen iddianame ile hem 2863 sayılı Kanun’un 65/a, hem de 74/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı, soruşturma safhasında düzenlenen 22/12/2011 tarihli rapor ile dosya kapsamında mevcut resimler incelendiğinde, izinsiz kazı faaliyetleri sırasında korunması gerekli taşınmaz kültür varlığına zarar verildiği, sanığın hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen diğer şahıslarla birlikte tek bir eylem ile kanunun birden çok maddesini ihlal etmiş olduğu, bu durumda 5237 sayılı TCK’nın 44/1. maddesi uyarınca en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılmasının gerektiği, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5728 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun’un 65/a maddesinde öngörülen yaptırımın, aynı Kanun’un 74/1-1. cümlesinde öngörülen yaptırımdan daha ağır olduğu, bu nedenle sanığın 2863 sayılı Kanun’un 65/a maddesinde düzenlenen suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eylemin kazı suçunu oluşturduğundan bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 27/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi