Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/26649 E. 2014/23253 K. 19.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/26649
KARAR NO : 2014/23253
KARAR TARİHİ : 19.11.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/314943
Mahkemesi : Bodrum 3. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 25/09/2012
Numarası : 2012/44 – 2012/572
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Taşınmaz Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 03/07/1987 gün 3492 sayılı kararı ile kentsel ve 3. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde ve aynı Kurul’un 07/03/1986 gün 2031 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescilli..parseldeki yapının bitişiğinde yer alan arazi üzerine, suç tarihinde, artezyen açılıp, su deposu ve hidrofor monte edildiğinden bahisle açılan kamu davası ile ilgili olarak, dosya kapsamında mevcut inşaat mühendisi, arkeolog ve fen bilirkişisi tarafından ortak olarak düzenlenen raporda, yerinden alınan ekipmanların gerek tescilli binaya monte edilmemeleri, gerekse yerlerinden sökülmeleri nedeniyle kentsel ve 3. derece arkelojik sit alanı olan taşınmazın zemininde ve sivil mimarlık örneği bina bünyesinde 2863 sayılı Kanun’un 9. maddesinde tanımlanan türde herhangi bir tahribat oluşmadığı belirtilmiş ve bu rapor hükme esas alınarak sanığın beraatine ilişkin yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, 09/06/2010 tarihli suç tespit tutanağında, bahse konu taşınmaz üzerine su deposu konulup, hidrofor monte edilmesinin haricinde, tescilli yapıya bitişik artezyen açıldığından da bahsedilmiş olmasına karşın, hükme esas alınan raporda, açılan artezyene ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadığı görülmekle;
Bu kapsamda, öncelikle, suça konu taşınmaz üzerine artezyen açmak için ilgili Koruma Kurulu veya Koruma Uygulama Denetim Bürosu’ndan izin alınıp alınmadığı ve suç tespit tutanağında belirtilen artezyenin halen suça konu taşınmaz üzerinde bulunup bulunmadığı tespit edilip, halen mevcut olup, izin verilmediğinin anlaşılması halinde, keşifte görevlendirilen bilirkişi heyetinden, eylemin niteliği ve sanığın eylemini dava zamanaşımı süresi içerisinde gerçekleştirip, gerçekleştirmediğinin anlaşılması bakımından artezyenin ne zaman açıldığı hususunda ek rapor alınıp, hükümden sonra, 08/10/2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanun’un 65. maddesindeki düzenlemeler de dikkate alınarak, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
Kabul ve uygulamaya göre de;
Unsurları oluşmadığı kabul edilen atılı suçtan dolayı sanığın CMK’nın 223/2-c maddesi yerine 223/2-a maddesi gereğince beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 19/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.