Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/26473 E. 2014/2496 K. 04.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/26473
KARAR NO : 2014/2496
KARAR TARİHİ : 04.02.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/300483

Mahkemesi : Midyat Ağır Ceza Mahkemesi

Tarihi : 11/10/2012

Numarası : 2012/92 – 2012/122

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı temsilcisi ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;

Tazminat davasının dayanağını oluşturan Diyarbakır 2. Devlet Güvenlik Mahkemesinin 18/09/2001 tarih, 2000/133 Esas, 2001/284 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinden; sanığın (davacının) Terör örgütü üyesi olmak suçundan beraatine hükmedildiği, kararın temyiz edilmeksizin 02/10/2001 tarihinde kesinleştiği, iş bu davanın haksız işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanun’un 2. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.

Bozmaya uyularak, yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre; davacı vekilinin ve davalı temsilcisinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1- Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, 75 gün süreyle tutuklanan davacı için hükmedilen manevi tazminat miktarının bu ölçülere uymayıp fazla tayini,

2- Koruma tedbirleri nedeniyle hükmedilecek tazminatlar olay tarihinde geçerli olan paraya göre hesaplaması yapılarak sonucun bulunması gerekirken 1.5.2005 tarihinde yürürlüğe giren ve Türk Lirasından 6 sıfır atılmasını öngören 5083 sayılı Kanun’a göre hesaplama yapılarak yanlışlıklara sebebiyet verilmesi,

3- Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı olarak birden fazla davanın açıldığının tespit edildiğinin anlaşılması karşısında; hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının ilgili birimlerden sorularak tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,

Kanuna aykırı olup, davalı temsilcisi ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, isteme aykırı olarak, BOZULMASINA, 04.02.2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.