Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/26208 E. 2014/22933 K. 17.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/26208
KARAR NO : 2014/22933
KARAR TARİHİ : 17.11.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/274498
Mahkemesi : İstanbul Anadolu 23. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 19/07/2012
Numarası : 2011/222 -2012/670
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık E.. Ö..’ın beraatine, sanık H.. O..’ın ise mahkumiyetine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanık H.. O.. hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
13/11/2014 günü Ulusal Yargı Ağı Sisteminden alınan güncellenmiş nüfus kayıt örneğinden sanık H.. O..’ın hükümden sonra 04/08/2014 tarihinde öldüğü anlaşılmakla, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca bu sebeple BOZULMASINA,
2-Sanık E.. Ö.. hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nun 08.01.1971 tarih ve 5684 sayılı kararıyla korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olduğu belirlenen ve koruma grubu II-A-2 olarak belirlenen, İstanbul ili, Üsküdar ilçesi, Rumi Mehmetpaşa mahallesi,. pafta,. ada,.sayılı parselde yer alan tescilli binanın, adı geçen Yüksek Kurul tarafından 27.11.1981 tarih ve 5692 sayılı kararıyla restorasyon projesinin onaylandığı, onaylı restorasyon projesi doğrultusunda tadilatı yapılan binada, ilgili Koruma Bölge Kurulu görevlilerince yapılan 18.02.2009 tarihli incelemede, binanın tüm dış cephe kaplamasının ahşap yerine betonarme yapıldığının, giriş kapısı ile pencerelerin oran ve yapım sisteminin projesinden farklı yapıldığının, saçak altı destekleme elemanlarının yapılmadığının, projede olmadığı halde yeni pencereler açıldığının ve daha birçok aykırılıkların tespit edildiği, bu tespitler üzerine, İstanbul VI numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 15/04/2009 tarih ve 1684 sayılı kararıyla aykırı uygulamaların 6 ay içerisinde projeye uygun hale getirilmesine, aksi halde sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiği, bunun üzerine ilgili Koruma Bölge Kurulu görevlilerince yerinde yapılan denetimde aykırı uygulamaların projeye uygun hale getirilmediğinin tespit edildiği ve durum 02.06.2010 tarihli raporla Kurula bildirildiği, ilgili Koruma Bölge Kurulu’nun 02.12.2010 tarih ve 3118 sayılı kararıyla da sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiği, binanın hissedarlarından olan sanık E.. Ö.. ile tadilat projesini hazırlayan ve onaya sunan mimar H.. O.. hakkında soruşturmaya başlandığı ve 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, her ne kadar yapılan yargılama neticesinde, sanık E.. Ö.. hakkında beraate karar verilmiş ise de; sanık H.. O..’ın verdiği ifadelerde, kendisinin sadece tadilat projesini hazırlayıp onaya sunduğunu, tadilatı kendisinin yapmadığını, kendisinin mimar olduğunu, projeyi de 20 yıl kadar önce çizdiğini, binanın sanık E.. Ö..’a ait olduğunu ve tadilatı da sanık E.. Ö..’ın yaptırdığını beyan ettiği, sanık E.. Ö..’ın ise verdiği ifadelerinde, davaya konu tescilli binaya eşi ile yarı yarıya hissedar iken, eşinin 2005 yılında vefatı sonrası binaya 5/8 oranında hissedar olduğunu, binaya tadilat yapılması için sanık H.. O..’ı görevlendirdiklerini, işlemler ile sanık Hıfzı’nın ilgilendiğini beyan ettiği, gerek ilgili Koruma Bölge Kurulu görevlilerince düzenlenmiş raporlardan ve gerekse 14.06.2012 tarihli olay yeri keşfine iştirak eden inşaat mühendisi bilirkişiden alınan rapordan, onaylı projeye aykırı uygulamalar yapıldığının sabit olduğu, tüm bu beyan ve açıklamalar neticesinde, tescilli binada yapılan tadilatın tarihinin ve yapan kişilerin bir şüpheye yer vermeksizin tespit edilmesinin gerektiği anlaşılmakla;
Üzerinde müdahale gerçekleştirilen taşınmazın 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında tescilli kültür varlığı olması nedeniyle taşınmazda izinsiz ya da izin kapsamı dışında yapılan her türlü inşai faaliyetin suç oluşturacağı, bu bakımdan müdahalenin binanın içinde ya da dışında gerçekleştirilmesinin önem arz etmediği, bu kapsamda tescile esas bilgi ve belgeler getirtilerek, izinsiz yapılan tadilatın yapının tescil edilmesine neden olan kriterlere uygun olup olmadığının, yapıya ait orjinal dokuya uyum sağlayıp sağlamadığının, tescilli kültür varlığında zarar meydana getirip getirmediğinin belirlenmesi gerektiği,
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; tescile esas bilgi ve belgelerin dosya kapsamına getirtilmesi, olay yerinde sanat tarihçi ve inşaat mühendisi ile yeniden keşif icra edilerek, öncelikle yapılan izinsiz uygulamaların, kullanılan malzemelerdeki eskime durumu nazara alınarak yapım tarihlerinin tespit edilmesi, ardından davaya konu onaylı projeye aykırı uygulamaları yapan ve yaptıran kişilerin yapılacak araştırma ile tespit edilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin edilmesi, izinsiz uygulamaların yapım tarihlerinin tespitinin ardından uygulamaların, tescilli kültür varlığının bütünü ve dolayısıyla orjinal dokusu ile uyumlu olup olmadığının, niteliğinin ve yapıda zarar meydana getirip getirmediğinin belirlenmesi; taşınmazın bu nitelikte bir zarar gördüğünün belirlenmesi durumunda sanığın, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1-1.cümlesi uyarınca cezalandırılması, bu nitelikte bir zararın mevcut olmadığının, ancak yapılan tadilatın ruhsata tabi inşai ve fiziki müdahale kapsamında bulunduğunun belirlenmesi durumunda, 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/1-2.cümlesi uyarınca cezalandırılması; yapılan bu tadilatın ruhsata tabi olmayan, “basit onarım” niteliğinde olduğunun belirlenmesi halinde ise, 5498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/4. maddesi ile cezalandırılması gerektiği gözetilmeksizin; eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, sanık E.. Ö..’ın beraatine ilişkin hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 17.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.