Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/26154 E. 2014/23357 K. 20.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/26154
KARAR NO : 2014/23357
KARAR TARİHİ : 20.11.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/260557
Mahkemesi : Beykoz 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar tarihi : 12/06/2012
Numarası : 2010/528 – 2012/763
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın kullandığı arazinin içinde yeni yapılmış olduğu anlaşılan istinad duvarı ile ilgili, olarak zamanaşımı süresinde gereğinin yapılması mümkün görülmüştür.
Sanık müdafinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın, İstanbul III Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 15/11/1995 tarih ve 7755 sayılı kararı ile tescilli 3. derece doğal sit alanı içerisindeki Maliye Hazinesi’ne ait taşınmaz üzerine izin almaksızın hafriyat döktüğü iddia edilmiş ise de; sanığın aşamalarda verdiği benzer ve tutarlı ifadelerde, suça konu taşınmazın tapusuz 2/B arazisi olup, zilyetliğinin kayın pederi tarafından eşine devredildiğini, araziye devamlı hafriyat döküldüğünü, ancak sözü edilen fiili kendisinin gerçekleştirmediğini beyan ettiği, olaya ilişkin olarak İ.. M.. bünyesindeki Havza Koruma Müdürlüğü görevlilerince düzenlenen 09/04/2009 ve 20/06/2009 tarihli tutanaklarda, hafriyat döken kişinin tespit edilemediği belirtilmesine karşılık, 25/06/2009, 23/07/2009 ve 20/10/2009 tarihli tutanaklarda hafriyatın sanık tarafından döküldüğüne dair tespitlerde bulunulduğu; tutanak tanığı H..A.. K..’nın kovuşturma aşamasında verdiği ifadede, hafriyat dökümünü belirledikten sonra anılan eylemi kimin gerçekleştirdiğini çevreden araştırdıklarını, sorguladıkları kişilerin beyanlarına göre de sanık hakkında tutanak düzenlediklerini söylediği, diğer tutanak tanığı F.. P..’ın ise, suça konu taşınmaz üzerine hafriyat döküldüğünü tespit etmekle birlikte döküm anını görmediklerini, ancak, menfaati nedeniyle sanıktan başka birinin hafriyat döküm işini yapmış olamayacağını, sanığın suçtan kurtulmak için arada bir kendilerine ihbarda bulunduğunu beyan ettiği anlaşılmakla; tüm dosya kapsamı içerisinde, sanığın, 3. derece doğal sit alanında yer alan zilyetliği eşine ait taşınmaz üzerine hafriyat dökümü gerçekleştirdiğine dair savunmasının aksine somut ve kesin deliller bulunmadığı, tutanak tanıkları da dahil ifadelerine başvurulan tanıkların, sanığı hafriyat dökümü yaparken gördüklerine yönelik bir beyanlarının olmadığı, sanığın eşi N..A..’ın, araziye hafriyat dökümünü engellemek için ağaçlandırma yapma talebiyle İ.. M..’ne başvurduğu ve adı geçen kurum tarafından N.. gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 20/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.