Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/26095 E. 2014/14072 K. 09.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/26095
KARAR NO : 2014/14072
KARAR TARİHİ : 09.06.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/261003

Mahkemesi : Osmaniye 1. Ağır Ceza Mahkemesi

Tarihi : 17/07/2012

Numarası : 2011/92 – 2012/192

Dava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle Tazminat

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Davacı vekilinin Düziçi Noterliği tarafından düzenlenmiş 02/06/2010 tarihli genel vekaletnameye istinaden, haksız elkoyma nedenine dayalı olarak, davacı adına tazminat talebinde bulunduğu, vekaletnamede davacı vekilinin davacı adına dava açma hak ve yetkisinin bulunduğu, yargılama aşamasında ve hüküm tarihinden sonra vekilin davacı tarafından azledildiğine dair azilname sunulmamış olması nedeniyle, davacı ile vekili arasında vekalet ilişkisinin devam etmekte olduğunun kabul edilmesi gerektiği ve kabule göre, davacı lehine hükmolunan maddi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin üçüncü kısmında yer verilen oranlar üzerinden nisbi vekalet ücretine hükmedilmesinde isabetsizlik bulunmadığından tebliğnamede bozma öneren (1) ve (3) nolu görüşlere iştirak edilmemiştir.

Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;

1-Dosya kapsamına göre, el konulan dava konusu aracın uğradığı hasar konusunda sunulmuş herhangi bir belge bulunmadığı ve oluştuğu iddia olunan hasar durumunun da somut verilere dayandırılmadığı gibi hukuki gerçeklikten uzak ve hayatın olağan akışına aykırı olduğunun gözetilmemesi,

2-Maddi kaybın el konulan aracın nakil vasıtası olarak kullanılamaması nedenine dayandırıldığına göre, aynı niteliklere haiz bir aracın belirlenen el koyma ve iade tarihleri arasındaki kira bedeli karşılığı veya yıllara göre bildirilmiş olan gelir vergisi beyannameleri üzerinden veya davacı tarafın tazminat talebine ilişkin tarihleri de kapsayacak, varsa yıllara göre kurumlar vergisi beyannameleri getirtilerek, bu bilgi ve belgelerin incelenip değerlendirilmesi suretiyle, maddi tazminat miktarının belirlenmesine esas alınıp alınamayacağının denetime olanak verecek şekilde tartışılıp gerçek maddi kaybın belirlenmesine çalışılması gerektiğinin gözetilmemesi,

3-Tazminat talebine konu aracın, el koymanın gerçekleştiği 19/11/2008 tarihinden fiilen teslim tarihi olan 26/05/2010 tarihine kadar geçen süre içerisinde, çalıştırılamaması nedeniyle oluşacak gelir kaybından, aracın faal olarak çalıştırılması halinde, yörenin iklim şartları, kullanılacak yolun kalitesi, tamir bakım masrafları ve benzeri şartlar da incelenip değerlendirilerek bu nedenlere bağlı olarak aracın uğrayacağı değer kaybı ve yıpranma payının uğranıldığı varsayılan maddi kayıptan düşürülmesi gerektiği gözetilmeden, hayatın olağan akışına aykırı olacak şekilde, aynı araçla istisnasız her gün gelir elde edilebileceği varsayımına dayalı olarak ve varsayıma dayalı değerler üzerinden yapılan hesaplamaları içeren bilirkişi raporuna dayanılarak eksik araştırma ve kovuşturma ile yazılı şekilde maddi tazminata hükmedilmesi,

4-Dairemizce yapılan temyiz incelemeleri sırasında aynı konuya dayalı olarak birden fazla dava açıldığının tespit edilmesi nedeniyle, hazine zararına yol açan mükerrer davalara ilişkin ödemelerin önlenmesinin temini ve kamu kaynaklarının etkili, verimli ve hukuka uygun kullanılması bakımından, aynı konuda açılmış başka dava olup olmadığının, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden sorgulanıp, ilgili maliye hazinesinden sorulması gerektiğinin gözetilmemesi,

İsabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.