Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/25966 E. 2014/12674 K. 23.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/25966
KARAR NO : 2014/12674
KARAR TARİHİ : 23.05.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/305116
Mahkemesi : İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 03/10/2012
Numarası : 2010/437 – 2012/289
Suç : Taksirle Öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık müdafilerinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezanın on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 318 ve 5271 sayılı CMK’nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak;
1-) Sanığın idaresindeki otomobille seyri sırasında, ışıklı kavşağa geldiğinde, seyir yönüne hitaben kırmızı ışık yanarken geçmek istemesi üzerine, sağından kavşağa giriş yapan K.. M.. idaresindeki kamyonetin sol arkasına çarpması sonucu meydana gelen ve dosya içeriği ile mahkemenin kabulüne göre, bir kişinin öldüğü, bir kişinin de basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı dava konusu olayda, vekaletnamesinde davadan feragat yetkisi bulunan katılanlar vekilinin, hükümden sonra 07.01.2014 tarihinde ibraz ettiği dilekçe ve ekindeki sulh ve feragat sözleşmesi ile, ölen yakınları adına meydana gelen ölüm nedeniyle ve mağdur T.. Ö.. adına ayrıca mağdurda meydana gelen yaralanma nedeniyle, katılanların tamamının sanığa yönelik şikayetlerinden vazgeçtiklerini bildirmiş olması karşısında, TCK’nın 89/5. maddesi hükmü nedeniyle, TCK’nın 89/1. maddesi kapsamında kalacak şekilde yaralanan mağdur T.. Ö..’ın şikayetten vazgeçmesi bilinçli taksir halinde dahi geçerli bulunduğundan, sanığın sadece bir kişinin ölümü nedeniyle eylemine uyan TCK’nın 85/1. maddesindeki suçu oluşturacağı ve bu hususun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2-) İki sınır arasında temel ceza belirlenirken, cezanın alt ve üst sınırını oluşturan ceza miktarları, suçun işleniş biçimi, kusur durumu, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığının dikkate alınması esas olup, dava konusu olayda sanık tamamen kusurlu olmakla birlikte, mağdurun şikayetten vazgeçmesi nedeniyle sadece taksirle bir kişinin ölümünden sorumlu olduğu, ölen
rinden vazgeçmiş olmaları ve maddede öngörülen cezanın alt sınırı da nazara alınmak suretiyle, adalet, hakkaniyet ve nasafet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi ve alt sınırdan bir miktar uzaklaşılması gerektiği gözetilmeden asgari haddin çok üzerinde temel ceza tayin edilerek teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 23.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.