Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/25763 E. 2014/19869 K. 15.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/25763
KARAR NO : 2014/19869
KARAR TARİHİ : 15.10.2014

Tebliğname No : 12 – 2012/273077
Mahkemesi :Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi :07.06.2012
Numarası :2011/289 – 2012/240
Suç :Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusura ve eksik incelemeye; katılan vekilinin, bilinçli taksir şartlarının gerçekleştiğine ve sanık hakkında üst sınırdan ceza tayini gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Olay günü gündüz saat 15:33 sıralarında açık havada, meskun mahal dışında, bölünmemiş, 2 yönlü, 7,2 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, eğimsiz düz yol kenarında bulunan dinlenme tesislerinden sevk ve idaresindeki çekici ve buna bağlı römorkla kontrolsüzce yola çıkan ve dönüş nedeniyle yolu tamamen kapatan sanığın idaresindeki araca, yönetimindeki ambulansla, tepe lambaları yanar şekilde hasta nakleden ölen Rıfat Şekerci’nin sol şerit üzerinde çarpması şeklinde gelişen ve ambulansta bulunan 3 kişinin ölümü, şikayetçi olmayan bir kişinin nitelikli şekilde yaralanmasına sebebiyet veren, asli kusurlu olduğu mahkemece de kabul edilen sanık hakkında, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı, maddede öngörülen cezanın üst sınırı ve sanığın ağırlıklı asli kusurlu oluşu nazara alınmak suretiyle, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilerek asgari hadden daha fazla uzaklaşılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde ceza tayini,
2- Sanık müdafinin, esas hakkındaki savunmasında lehe yasa hükümlerinin uygulanması talebi hapis cezasının para cezasına çevrilmesi talebini de kapsadığı halde bu hususta olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi,
3- Gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 15.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.