Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/25555 E. 2014/10755 K. 05.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/25555
KARAR NO : 2014/10755
KARAR TARİHİ : 05.05.2014

Tebliğname no : 4 – 2012/4029
Mahkemesi : Zonguldak 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 06.10.2011
Numarası : 2010/375-2011/378
Suç : Özel Hayatın Gizliliğini İhlal

Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, müştekinin boşandığı eşi olduğu, müşteki ile boşandıktan bir süre sonra evlilikleri döneminde müştekinin yatakta çıplak olarak uyurken çektiği fotoğraflarını internette bir porno sitesinde yayımlayarak ifşa ettiği iddiasıyla açılan kamu davasında; müştekinin aşamalardaki, sanığın eski eşi olduğu, şiddet gördüğünden sanıktan ayrıldığı, sanığın evlilikleri döneminde uyurken çıplak fotoğraflarını çekerek internetteki bir porno sitesinde açtığı profilde yayımladığı, evlilikleri içerisinde sanığın zaman zaman kendisine cinsel ilişki görüntülerini kayda alarak internete koyma ve birlikte izleme teklifinde bulunduğu, teklifi kabul etmediği, internetteki görüntülerde yatakta hareketsiz bir şekilde yattığı, bunun uyumakta olduğu sırada görüntülerin kayda alındığının göstergesi olduğu, sanığın yaz aylarında çıplak yatmayı teklif ettiği, şüphelenmediği için evde bu şekilde çıplak yattığı, görüntülerdeki odanın yatak odaları olduğu, yatak ve çarşafın da yatak odasında kullandıkları yatak ve çarşaflar olduğu, görüntülerin internette olduğunu öğrendiğinde sanığı arayarak gerekeni yapacağını söylemesi ve akabinde şikayetçi olması üzerine sanığın evdeki bilgisayarı ve internetteki görüntüleri kaldırdığı, sanıktan başkasının yatak odasına girmesinin mümkün olmadığı, sanıktan şikayetçi olduğu yönündeki beyanları, sanığın aşamalardaki, evlilikleri sırasında müştekinin başka bir erkekle ilişkisi olduğuna dair duyumunun olmadığı, görüntülerin yatak odasında nasıl çekildiğini bilmediği, internetten alınarak CD’ye aktarılan ve kendisine gösterilen çıplak görüntülerin eski eşi olan müştekiye ait olduğu, görüntülerin yatak odalarında çekildiği, müştekinin görüntülerini kendisinin çekerek internete koymuş olabileceği yönündeki kaçamaklı savunması ile müştekinin, yatakta çıplak uyuduğu sırada fiziksel mahremiyetini içeren özel görüntülerini çekerek internet ortamına vermesinin hayatın olağan akışına aykırı olması, taraflar arasındaki boşanma davası süreci ve sanığın müştekiye karşı kasten yaralama suçundan mahkum olması karşısında, sanığa atılı suç sabit olduğundan mahkumiyetine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiş, Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünün İnternet Ortamında işlenen Suçlarda Uluslararası Ceza İstinabe İşlemlerine ilişkin yazısına göre, google, yahoo, facebook, skype, hotmail, twitter, youtube gibi internet ortamında yaygın olarak kullanılan yer sağlayıcı firmaların merkezinin Amerika Birleşik Devletleri’nde bulunduğu, ABD mevzuatına göre, internet ortamında işlenen suçlara ilişkin trafik bilgileri, yer sağlayıcılar veya erişim sağlayıcılar tarafından 90 gün süreyle saklandığı, bu süre içinde resmi otoritelerce başvurulduğunda anılan saklama süresine 90 gün daha ilave edildiği belirtilmiş olmakla, aradan geçen süre nedeniyle ABD’de yerleşik porno video ve görüntü paylaşım sitesine fotoğraf yüklemesi yapan bilgisayara ait IP bilgilerinin tespiti mümkün olmadığından, sanığa ait evde ele geçirilen materyallerde müştekiye ait görüntü bulunup bulunmadığının araştırılmaması ise, sanığa atılı ifşa suçunun sabit olduğu, iddianame kapsamı itibariyle, sanık hakkında TCK’nın 134/1-2. cümlesinde düzenlenen gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi suçundan kamu davası açılmadığı ve aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin eksik araştırmaya, sübuta ilişkin temyiz itirazlarının reddine ancak;
1- Sanık hakkında TCK’nın 53. maddesi tatbik edilirken, 3. fıkraya aykırılık oluşturacak şekilde TCK’nın 53. maddesinin (1). fıkrasının (c) bendindeki hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğuna, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverilme tarihine kadar” diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” devamına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2- Sanıktan ele geçirilen, emanette kayıtlı fotoğraf makinası, hafıza kartı, 2 adet sim kartın akıbeti konusunda karar verilmemesi, Kanuna aykırı,
3- Hükümden sonra 02.07.2012 tarihinde kabul edilip, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 1. maddesi ile, “31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren suçlar bakımından “kovuşturmanın ertelenmesi” kurumunun düzenlenmesi karşısında, TCK’nın 7/2 maddesi de gözetilerek, sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.