Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/25399 E. 2014/19572 K. 13.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/25399
KARAR NO : 2014/19572
KARAR TARİHİ : 13.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/253221
Mahkemesi : Samsun 2. Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 12/07/2012
Numarası : 2010/617-2012/1258
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Samsun İl Jandarma Komutanlığı’na tanık A.. Ö.. isimli kişinin yaptığı ihbar üzerine, olay günü sanıkların içerisinde bulundukları aracın Samsun ilinde durdurulduğu, yapılan aramada araç içerisinde 1 adet kılıç ve kını ile 1 adet el yazmalı kitabın ele geçirildiği ve geçici el koyma işlemlerinin yapıldığı, Samsun 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2010/481 değişik iş numaralı kararıyla arama ve el koyma kararlarının onaylandığı, sanıklar hakkında soruşturmaya başlandığı ve 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan davanın açıldığı, sanık F.. E..’nin verdiği ifadelerinde davaya konu eserleri eski bir kilise yerinde bulduğunu ve arkadaşı Selami’ye gösterdiğini, Selami’nin de Samsun’da Ahmet isimli bir arkadaşı olduğunu, ona gösterebileceklerini beyan ettiğini ve bu nedenle Samsun’a geldiklerini, Ahmet isimli kişi ile buluştuktan sonra da jandarma tarafından yakalandıklarını beyan ettiği, sanık S.. S..’nın ise verdiği ifadelerinde, arkadaşı sanık Fatih’in dedesinden kaldığını beyan ettiği kılıç ve kitabı kendisine gösterdiği, kendisinin de Samsun’da bulunan Ahmet isimli tanıdığına gösterebileceklerini söylediğini ve Samsun’da Ahmet isimli kişi ile buluştuktan sonra jandarma görevlilerince yakalandıklarını beyan ettiği, bu ifadelerden de görüleceği üzere sanıkların ifadelerinde, eserlerin ele geçirilişi konusunda çelişkinin bulunduğu, ayrıca tanık A.. Ö..’in verdiği ifadesinde, sanık Selami’nin kendisini olaydan birkaç gün önce aradığını, bu kişi ile internet üzerinden tanıştığını, kendisi ile görüşmek için Samsun’a geldiklerini, kendisine bir kitap ile kılıç gösterdiklerini, kendisinin de bunların değerli olup olmadığını anlamadığını söylediğini ve kolluk görevlilerinin sanıkları yakaladığını beyan ettiği, tüm bu ifadelerden sanıkların tespit edilemeyen yerden buldukları kültür varlığını yasal süresinde ilgili makamlara bildirimde bulunmadıkları ve üzerlerine atılı eylemin sabit olduğu, 05.03.2010 ve 23.06.2010 tarihli Samsun Müze Müdürlüğü raporlarından, gerekse 10.10.2011 tarihli bilirkişi heyeti raporundan anlaşılacağı üzere, ele geçirilen 1 adet kitabın sahte olduğu, ancak 1 adet kılıç ve kınının ise 2863 sayılı Kanun kapsamına girmediği, müzede sergilenir nitelikte etnografik mahiyette olduğunun tespit edildiği, suça konu kılıç ve kınının hem etnografik nitelikte olup hem 2863 sayılı Kanun kapsamı dışında ve ayrıca tasnif ve tescil dışı bulunmasının mümkün olmadığı, zira “tasnif ve tescil dışı olma” ifadesinin korunması gerekli görülmeyen varlıklar için kullanılabileceği, etnografik nitelikteki kültür varlıklarının ise 2863 sayılı Kanun’da korunması gerekli taşınır kültür ve tabiat varlıkları arasında sayıldığı, 2863 sayılı Kanun kapsamı dışında olan objelerin Kanun tarafından koruma altına alınmayan, söz konusu Kanunun konusunu oluşturmayan varlıklar olduğu, yine bir eserin hem 2863 sayılı Kanun kapsamında bulunup hem de tasnif ve tescil dışı olmasının da mümkün bulunmadığı, dolayısıyla, sözü edilen eserin etnografik değerde bulunduğunun tespit edilmiş olması karşısında, sanıkların sabit olan eylemi nedeniyle üzerine atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 13/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.