Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/25219 E. 2014/18200 K. 18.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/25219
KARAR NO : 2014/18200
KARAR TARİHİ : 18.09.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/228403
Mahkemesi : Konya 4. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 03/05/2012
Numarası : 2011/635 – 2012/709
Suç : Taksirle yaralama

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanık müdafinin ve katılanlar İ.. K.. ile N.. K.. vekilinin sair nedenlere ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden REDDİ, ancak;
1) Olay günü saat 19.50 sıralarında sanık sürücü K.. Ü.. idaresindeki minibüs dolmuş ile Pehlivantaş sokağını takiben seyrederken kontrolsüz kavşaktan geçişi sırasında sanık K.. Ü..’in kullandığı minibüsün sağ yan kısmı ile sağdan gelen sanık sürücü H.. A.. idaresindeki askeri servis otobüsünün ön kısmı kavşak içinde çarpışmış olup,minibüsün sola savrulup yana devrildiği olayda yaralanan katılan İ.. K..’ın 27/01/2012 tarihinde vefat ettiği nüfus kayıt örneğinden anlaşılmakla; katılan İmdat’ın kaza nedeniyle bitkisel hayata girdiğinin beyan edilmesi nedeniyle, Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alınıp, ölüm ile kaza arasında nedensellik bağı bulunup bulunmadığı hususlarının kesin olarak açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre sanıkların eyleminin taksirle öldürme suçunu oluşturacağı gözetilmeksizin, eksik incelemeye dayalı olarak sanıkların taksirle yaralama suçundan mahkumiyetine karar verilmesi,
2)Sanıkların TCK’nın 89/4. maddesi gereğince doğrudan adli para cezası ile cezalandırılması,
3)Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun Dairemizce de benimsenen 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “sanığın güttüğü amaç ve saik” gerekçelerine dayanılmayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince tebliğnamedeki isteme uygun olarak BOZULMASINA, 18.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.