Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/24776 E. 2014/21450 K. 31.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/24776
KARAR NO : 2014/21450
KARAR TARİHİ : 31.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/233279
Mahkemesi : Seferihisar Asliye Ceza Mahkemesi
Karar Tarihi : 13/07/2012
Numarası : 2011/210-2012/388
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Katılan vekilinin, sanık hakkında temyiz isteminde bulunduktan sonra dosyaya ibraz ettiği 09/08/2012 havale tarihli dilekçe ile temyizden vazgeçtiklerini bildirmesi karşısında, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz istemine hasren yapılan incelemede;
İzmir I Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 20/03/1997 tarih ve 6736 sayılı kararı ile 1. derece doğal ve 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescilli T.. Antik kenti sınırları içerisinde yer alan 87 ada 31 parsel numaralı araziye, 1-2 yaşlarında zeytin fidanları dikildiği ve arazinin etrafının tel örgü ile çevrildiği iddiasıyla sanık hakkında dava açıldığı, arkeolog ve inşaat mühendisi bilirkişilerin ortaklaşa düzenledikleri raporda, arazi üzerinde 20 yıl önce yapıldığı anlaşılan tek katlı bir kulübenin bulunduğu, arazinin tel örgü ile çevrilip, etrafının yüzeysel betonlanmış olduğu, 1-2 yaşlarında, boyları yaklaşık 1 metre olan zeytin ağaçlarının dikildiği ve dikim nedeniyle fiziki müdahalenin gerçekleşmiş olduğunun tespit edildiği, sanığın 24/03/2011 tarihli kolluk beyanında, söz konusu zeytin ağaçlarının babası tarafından dikildiğini, tel örgünün de babası tarafından çevrildiğini, 08/02/2012 tarihli duruşmada ise, ağaçları kendisinin dikmediğini, kimin diktiğini de bilmediğini, aynı yer ile ilgili olarak amcası T.. T.. hakkında daha önce açılmış bir dava bulunduğunu beyan ettiği, kolluk tarafından hazırlanan 22/03/2012 tarihli tutanakta, çevreden yapılan araştırmada, bu yer ile sanık N.. T..’ın amcası olan T.. T.. ve kardeşi olan Sığacık muhtarı A.. T.’ın ilgilendikleri, 2011 yılı mart ayında orman idaresi ile olan davayı kaybettiklerinden yerin orman vasfı ile Maliye’ye geçtiği, arazi üzerinde bulunan zeytin ağaçlarının bu şahıslara ait olduğu bilgisinin edinildiği anlaşılmakla, mahkemece, suça konu müdahalelerin kim ya da kimler tarafından yapıldığının her türlü şüpheden uzak şekilde tespit edilmesi açısından, tutanakta adları geçen T.. T.. ve A.. T..’ın tanık olarak beyanları alınarak, T.. T.. hakkında aynı yerde, aynı eylemlere ilişkin olarak açılmış bir davanın bulunup bulunmadığı araştırılıp, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 31/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.