Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/24774 E. 2014/20695 K. 22.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/24774
KARAR NO : 2014/20695
KARAR TARİHİ : 22.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/221899
Mahkemesi : Lüleburgaz 1. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 06/03/2012
Numarası : 2011/160 – 2012/162
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kültür ve Turizm Bakanlığı adına katılma talebinde bulunulduğu ve katılma kararı bu yöndeki dilekçeye istinaden verildiği halde, gerekçeli karar başlığında Edirne Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’nün katılan olarak gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak değerlendirilmiştir.
Edirne Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 10/02/1994 gün ve 1735 sayılı karar ile uygun bulunan, İstanbul T.. Üniversitesi Çevre Şehircilik ve Uygulamaları merkezi tarafından hazırlanan 1/1000 ölçekli koruma alanı imar planı sınırları dahilinde yer alan ve aynı zamanda anıt eser olarak tescilli, Kırklareli ili, L.. ilçesi, Kocasinan ilçesi, .. ada .. parsel sayılı taşınmaz üzerindeki yapının, ön cephesinin alüminyum doğrama ile yenilenip, zemine karo seramik malzeme döşenip, duvarların ise ahşap lambri ile kaplandığının tespiti üzerine açılan kamu davası ile ilgili olarak;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekilinin, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Üzerinde müdahale gerçekleştirilen taşınmazın 2863 sayılı Kanun’un 6. maddesi kapsamında tescilli kültür varlığı olması nedeniyle taşınmazda izinsiz ya da izin kapsamı dışında yapılan her türlü inşai faaliyetin suç oluşturacağı, bu bakımdan müdahalenin binanın içinde ya da dışında gerçekleştirilmesinin önem arz etmediği, bu sebeple tescile esas bilgi ve belgeler getirtilerek, izinsiz yapılan tadilatın yapının tescil edilmesine neden olan kriterlere uygun olup olmadığının, yapıya ait orjinal dokuya uyum sağlayıp sağlamadığının, tescilli kültür varlığında geri dönüşümü mümkün olmayacak derecede zarar meydana getirip getirmediğinin belirlenmesi gerektiği,
Bu kapsamda öncelikle, sanığın bahse konu uygulamaların 1999-2000 yıllarında yapıldığına ilişkin beyanları karşısında, keşifte görevlendirilen inşaat mühendisinden, suça konu yapıda kullanılan malzemelerin eskiliği, renkteki solmalar ve yıpranma durumu dikkate alınarak yapılış tarihleri hususunda ek raporalınıp,bu şekilde sanığın dava konusu uygulamaları zamanaşımı süresi içerisinde gerçekleştirip gerçekleştirmediği belirlenip, ayrıca sanık tarafından izinsiz olarak yapılan uygulamaların tescilli kültür varlığının bütünü ve dolayısıyla orjinal dokusu ile uyumlu olup olmadığının, niteliğinin ve yapıda geri dönüşümü mümkün olmayacak derecede zarar meydana getirip getirmediğinin belirlenmesi, taşınmazın bu nitelikte bir zarar gördüğünün belirlenmesi durumunda sanığın, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/1-1. cümlesi uyarınca cezalandırılması, bu nitelikte bir zararın mevcut olmadığının, ancak yapılan tadilatın ruhsata tabi inşai ve fiziki müdahale kapsamında bulunduğunun belirlenmesi durumunda, 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/1-2. cümlesi uyarınca cezalandırılması, yapılan bu tadilatın ruhsata tabi olmayan, “basit onarım” niteliğinde olduğunun belirlenmesi halinde ise, 5498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 65/4. maddesi ile cezalandırılması, gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.