YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/24673
KARAR NO : 2014/2883
KARAR TARİHİ : 06.02.2014
Tebliğname no : 12 – 2012/232344
Mahkemesi : Antalya 13. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 15/05/2012
Numarası : 2011/360 -2012/626
Suç : 2863 Sayılı Kanuna Aykırılık
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık J.. H..’ın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından; sanıklar T.. H.. ve A.. H..’ın mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, adı geçen sanıkların müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suçtan zarar gören Kültür ve Turizm Bakanlığı adına hazine vekilince davaya katılma talebinde bulunulduğu ve anılan talebe atfen katılma kararı verildiği halde, gerekçeli karar başlığında “A.. K..” nun katılan sıfatı ile yer alması, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir.
Sanıklar müdafii ile katılan vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanıkların, ortağı oldukları şirket adına, M.. Y..isimli şahısla yaptıkları 11/06/2003 tarihli sözleşme ile, Antalya Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 13/10/1991 tarih ve 1210 sayılı kararıyla tescilli 1. derece doğal sit alanı içerisindeki 1507 ve 2143 parsel sayılı taşınmazları, turizm amaçlı kullanmak üzere kiraladıkları, tapuda Maliye Hazinesi adına kayıtlı olan söz konusu taşınmazların yanı sıra, yine hazineye ait toplam yedi parselin daha sanıklara ait şirket tarafından işgal edilerek turizm işletmesi haline getirildiği, şirket müdürü olan M.. Y.. hakkında, belirtilen alanda gerçekleştirilen inşai ve fiziki müdahaleler nedeniyle, 07/02/2008 tarihli iddianame ile dava açıldığı, yargılamanın yapıldığı Antalya 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2008/299 Esas, 2010/802 Karar sayılı dosyası kapsamında 14/04/2009 tarihinde keşif icra edildiği, keşfe katılan inşaat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen 30/10/2009 tarihli raporda, 1507 parsel üzerinde yer alıp, rapor eki krokide (11) ve (15) numara ile gösterilen bungalov tipi evlerin “yeni yapı”; 1507 parsel ve diğer parsellerde bulunan tüm yapıların yaklaşık 4-5 yıllık olduğunun belirtildiği,
Sanıkların savunmalarında bölgenin sit alanı olduğunu bilmediklerini beyan ettikleri, üzerinde iki adet yeni yapı bulunduğu belirlenen 1507 parsele ait tapu kaydında mevcut sit şerhinin, sözü edilen parselin sanıklar tarafından kiralanmasından sonra, 16/07/2003 tarihinde konulduğu, bununla birlikte, şirket müdürü olan tanık M.. Y.. hakkında aynı iddia ile dava açıldığı tarih itibariyle sanıkların duruma vakıf olduklarının kabulü gerektiği anlaşılmakla, 30/10/2009 tarihli bilirkişi raporunda “yeni yapı” olduğu belirtilen iki adet bungalov evin, 07/02/2008 tarihinden sonra inşa edilip edilmediği, inşasının kim ya da kimlerin talimatı ile gerçekleştiği tereddütsüz biçimde saptanarak, sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.