Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/24584 E. 2014/20005 K. 16.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/24584
KARAR NO : 2014/20005
KARAR TARİHİ : 16.10.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/227051
Mahkemesi : Germencik Asliye Ceza Mahkemesi
Karar tarihi : 15/05/2012
Numarası : 2009/239 – 2012/191
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı;
Belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; sanığın, İzmir II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 10/04/1991 tarih ve 1943 sayılı kararı ile tescilli 1. derece arkeolojik sit alanı içerisindeki yarı hissesine sahip olduğu taşınmaz üzerine izinsiz ağaç diktiği, sanığın aşamalardaki benzer ifadelerinde, davaya konu yerin sit alanı içerisinde kaldığını bildiğini beyan ettiği, dosya içerisinde mevcut 09/04/2009 tarihli müze uzman raporunda, ören yeri görevlilerinin uyarılarına rağmen sanık tarafından ağaç dikim işine devam edildiğinin belirtildiği, suça konu taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde “sit alanıdır” şerhi mevcut olup, şerhin, taşınmazın sanık tarafından satın alındığı 12/05/2008 tarihinden önce, 06/03/1997 tarihinde konulduğu, tüm bu bilgi, belge ve beyanlar birlikte değerlendirildiğinde, sanığın, 1. derece arkeolojik sit alanına, alanın niteliğini ve alanda ağaç dikimi yapılmaması gerektiğini bildiği halde fiziki müdahalede bulunduğu, 6498 sayılı Kanun değişikliği ile amaçlananın, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarına ya da sit alanlarına yönelik tescil kararlarının ilgililerince öğrenilmesini sağlamak olduğu dikkate alındığında, somut olayda sözü edilen amaca aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, unsurları itibariyle oluşan atılı suçtan sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, hatalı değerlendirme ile beraate dair hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 16/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.