YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/24333
KARAR NO : 2014/19098
KARAR TARİHİ : 30.09.2014
Tebliğname no : 12 – 2013/258360
Mahkemesi : Afyonkarahisar 3. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 10/05/2013
Numarası :2011/422 – 2013/281
Suç :Taksirle öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanıklar A.. A.., Ş.. G.. ve A.. K..’in mahkûmiyetlerine, sanıklar İ.. G.. ve M.. P..’nın beraatlarına ilişkin hükümler, sanık A.. A.. müdafii, sanık Ş.. G.. müdafileri ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık Ş.. G.. müdafilerinin duruşmalı inceleme isteminin, hükmedilen cezanın on yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 318 ve 5271 sayılı CMK’nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre;
Sanık A.. A..’ın Afyonkarahisar ili Sülün Kasabası 2030 parseldeki taşınmazına 16.03.2009 tarihinde inşaat ruhsatı aldıktan sonra, daha önceleri inşaat işleri yapan akrabası sanık İ.. G..’in aracılığı ile .. İnşaat adı altında faaliyet yürüten İ.. G.. ile 2011 yılı Nisan ayı içinde inşaatın işçiliği konusunda şifahen anlaştıkları, ruhsatı zemin+1 normal kat, toplam 6.5 metre yüksekliği gösteren inşaatın zemin ve 1. katının kaba kısmı bitirilip, kaçak katının direkleri dikildiği sırada, sanık Ş.. G..’in işçileri olup, yevmiye ile çalışan M.. Y.. ve M.. K..’nın inşaatın kaçak katına yatayda 30 cm. mesafede bulunan elektrik tellerine temas edip, düşmeleri sonucunda M.. Y..’nın öldüğü, soruşturma aşamasında
şikayetçi olmayan katılan M.. K..’nın dosya içinde mevcut adli raporuna göre yaşamsal tehlike geçirecek şekilde yaralandığı olayda; sanık A.. A..’ın 27.06.2011 tarihinde Osmangazi Elektrik Dağıtım A.Ş. Afyonkarahisar İşletme Müdürlüğüne verdiği “binamın temelini atmış bulunmakta olup, dükkan katının alt yapısı hazırlanmaktadır. Fakat inşaatın önünden geçen elektrik direği inşaatı engellemektedir, gereğinin yapılmasını arz ederim.” şeklindeki dilekçesine adı geçen kurum tarafından 07.07.2011 tarihinde verilen “…yapmakta olduğunuz inşaatta emniyet ihlali olduğu tespit edilmiştir. Şirketimizin iş programına göre şebekede gerekli değişiklik yapılacak olup, inşaatı durdurmanız gerekmektedir….” şeklindeki cevabi yazıdan sanık A.. A.. ile haberdar ettiği sanık Ş.. G..’in bilgileri olmasına rağmen inşaata devam edilmesine binaen sanıkların eyleminde bilinçli taksirin koşulları oluştuğunun anlaşılmasına göre; bilinçli taksirle bir kişinin ölümüne, katılan M.. K..’nın yaşamsal tehlike geçirecek nitelikte yaralanmasına neden olan sanıklar A.. A.. ve Ş.. G..’in eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 89/5. maddesi gereğince şikayete tabi olmayacağından, bu durumda atılı eylemin TCK’nın 85/2. maddesindeki suçu oluşturacağı ve TCK’nın 85/2. maddesi kapsamında bulunan suç için öngörülen cezanın türü ve süresi bakımından tüm sanıklar hakkında yargılama yapmanın 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un 12. maddesi uyarınca Ağır Ceza Mahkemesi’nin görevine girdiği, bu nedenle de görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanık A.. A.. müdafii, sanık Ş.. G.. müdafileri ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, sair yönleri incelenmeksizin hükümlerin isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 30/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.