YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/23765
KARAR NO : 2014/19290
KARAR TARİHİ : 01.10.2014
Tebliğname No : 12 – 2013/165482
Mahkemesi :Bakırköy 15. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi :28.03.2013
Numarası :2011/383 – 2013/203
Suç :Taksirle öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1 ve 22/4. maddelerinde yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerektiği, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu bir kişinin ölümüne sebebiyet veren sanık hakkında, 2 yıl ile 6 yıl arasında hapis cezası tayin ve takdir etmek durumunda olan yerel mahkemece, sanığın kusur durumu göz önünde bulundurularak temel cezanın 4 yıl hapis cezası olarak belirlenmesine ilişkin takdirinde isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamede, cezanın teşdiden tayini nedeniyle bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, kusura, eksik incelemeye, ceza miktarına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- TCK’nın 50. maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılmasının gerektiği, dosya içeriğine göre; adli sicil kaydı bulunmayan, duruşmadaki tutum ve davranışları olumlu kabul edilerek cezasında takdiri indirim yapılan, kaza nedeniyle pişmanlığını dile getiren sanık hakkında, yargılama sürecindeki davranışlarına, olayın oluş şekli ve sonuçlarına, dosya kapsamına uygun düşmeyen yetersiz gerekçe ile sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesine karar verilmesi,
2- Sanığın sürücü belgesinin suç tarihinde geçerli olup olmadığı araştırılarak, onaylı örneği dosyaya getirtilmeden, yazılı şekilde geri alınmasına karar verilmesi,
3- TCK’nın 53/6. maddesinde, 3 aydan az ve 3 yıldan fazla olmamak üzere sürücü belgesinin geri alınabileceği düzenlenmiş olup, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca tayin olunacak güvenlik tedbirinin süresinin, fiilin ağırlığı ile orantılı, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun olacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, sanık hakkında tayin olunan ceza ile orantısız ve gerekçesi de açıklanmaksızın, üst sınırdan sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilmesi,
4- Gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
5- 23.02.2012 günlü oturumda CMK’nın 238. maddesi gereğince kamu davasına katılmasına karar verilmiş olan M.. B..’un gerekçeli karar başlığında şikayetçi olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.