Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/22865 E. 2014/16118 K. 30.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/22865
KARAR NO : 2014/16118
KARAR TARİHİ : 30.06.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/287478
Mahkemesi : Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 29/05/2012
Numarası : 2010/165 – 2012/123
Suç : Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin, eksik incelemeye; katılanlar vekilinin ise, olası kastın unsurlarının oluştuğuna ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın idaresindeki minibüs ile bölünmüş yolda seyri sırasında, önünde yolun sağ şeridinde duraklamakta olan otomobile arkadan çarpması sonucu otomobil sürücüsünün öldüğü, otomobilin sağ ön kapısından içeri başını sokarak otomobil sürücüsü ile konuşmakta olan katılan B.. Y..’un yaralandığı, olay nedeniyle yapılan yargılama sonrasında hüküm verildikten sonra şikayetten vazgeçme yetkisini haiz katılan vekilinin Ulusal Yargı Ağı sisteminde kayıtlı 03/10/2013 tarihli dilekçe ile şikayetinden vazgeçmiş olması nedeni ile sanığın eyleminin TCK’nın 85/1 maddesindeki suçu oluşturacağı ve hukuki durumunun buna göre yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1 ve 22/4. maddelerine yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK’nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen cezanın alt ve üst sınırları arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, bir kişinin öldüğü, bir kişinin de kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı olayda; tam kusurlu olduğu kabul edilen sanık hakkındaki temel cezanın asgari hadden uzaklaşılarak belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 30/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.