Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/22101 E. 2014/15114 K. 18.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/22101
KARAR NO : 2014/15114
KARAR TARİHİ : 18.06.2014

Tebliğname no : 12 – 2012/300678
Mahkemesi : Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Tarihi : 13/09/2012
Numarası : 2012/7 – 2012/332
Suç : Taksirle öldürme

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1)Olay günü saat 09:10 sıralarında, sanık sevk ve idaresindeki minibüsle Sivas-Kayseri yolunda seyir halindeyken, duble yol çalışmasından dolayı yolun tek şeritten veriliyor olması nedeniyle karşı yönden gelen ölen M. A..’nın şerit ihlali yapması neticesinde 4 kişinin öldüğü, 1 kişinin nitelikli olarak yaralandığı olayda, bilirkişi ve Adli Tıp Kurumu raporlarına göre, yol çalışması nedeniyle 50 km hız levhalarının olduğu yerde, sanığın, 80 km hızla seyrettiği olayda; sanığın alt düzeyde tali kusurlu olduğu anlaşılmakla, meydana gelen netice itibariyle temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesinde isabetsizlik bulunmamakta ise de; iki sınır arasında temel ceza belirlenirken, suçun işleniş şekli, meydana gelen zararın ağırlığı, maddede öngörülen cezanın alt ve üst sınırı nazara alınmak suretiyle, adalet, hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, alt sınırdan fazla uzaklaşılarak ve teşdidin derecesinde değerlendirme hatası yapılmak suretiyle hakkında fazla ceza tayini,
2)TCK’nın 50/4 maddesi hükmü uyarınca taksirli suçlardan dolayı hükmedilen hapis cezasının uzun süreli de olsa, diğer koşulların varlığı halinde adli para cezasına çevrilebileceği, ölenin şerit ihlali yapması nedeniyle meydana gelen sanığın alt derecede tali kusurlu bulunduğu olayda, kusurun ağırlığı gerekçe gösterilerek, TCK’nın 50 maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesinin, dosya kapsamına uygun düşmediği, katılanlar vekilinin, hükümden sonra, vekaletnamelerdeki yetkisine istinaden 06.11.2012 tarihli şikayetten vazgeçme dilekçesi ve dilekçe ekindeki alındı belgesi ile katılanlara zararları için ödeme yapıldığının anlaşılması karşısında, katılanların zararlarının giderildiği hususu da gözetilip, dosyada bulunan adli sicil kaydına göre sabıkası bulunmayan, duruşmadaki olumlu tutum ve davranışları nedeniyle hakkında TCK’nın 62. maddesi uygulanan sanık hakkında, kişilik ve sosyal ekonomik durumu dikkate alınarak, tayin edilen hapis cezasının TCK’nın 50/1-a maddesi gereğince paraya çevrilmesi gerektiği gözetilmeksizin, ölenin şerit ihlali yapması nedeniyle meydana gelen kazada, alt derece tali kusurlu sanık hakkında, kusurun ağırlığı gerekçe gösterilerek, TCK’nın 50 maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 18.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.