Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/22089 E. 2014/14359 K. 10.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/22089
KARAR NO : 2014/14359
KARAR TARİHİ : 10.06.2014

Tebliğname No : 12 – 2012/214589
Mahkemesi : Gazipaşa Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 23.05.2012
Numarası : 2012/77-2012/406
Suç : Taksirle yaralama

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın, kusura, teşdide, hükmün açıklanmasının geri bırakılması, erteleme veya seçenek yaptırım kararı verilmesi gerektiğine ilişkin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın idaresindeki otomobili ile olay günü saat 19:00 sıralarında, çift yönlü yaklaşık beş metre genişliğindeki asfalt kaplı köy yolunda, olaydan yaklaşık dört saat sonra yapılan ölçüme göre 2,22 promil alkollü halde seyir halindeyken, şerit tecavüzünde bulunarak karşı yönden gelen katılan Cemal’in idaresinde olan ve arka kısmında katılan Deniz’in de yolcu olarak bulunduğu motosikletle çarpışması akabinde olay yerinden hemen uzaklaşması şeklinde gerçekleşen olayda; sanık hakkında bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanık hakkında kurulan hükümde temel cezanın belirlenmesi sırasında uygulama maddesinin TCK’nın 89/4. maddesi yerine uygulama yeri bulunmayan TCK’nın 106/1. maddesi olarak gösterilmesi,
3-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan “failin güttüğü amaç ve saik” gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.