YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/21869
KARAR NO : 2014/15397
KARAR TARİHİ : 23.06.2014
Tebliğname No : 12 – 2012/323207
Mahkemesi :Ankara 2. Çocuk Mahkemesi
Tarihi :07/11/2012
Numarası :2011/414 – 2012/637
Suç :Taksirle öldürme
Taksirle öldürme suçundan suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine ilişkin hüküm, suça sürüklenen çocuk müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, suça sürüklenen müdafinin, bir sebebe dayanmayan, katılan vekilinin ise suçun olası kastla işlendiğine ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak,
Olay tarihinde suça sürüklenen çocuğun sürücü belgesiz olarak sevk ve idaresindeki otomobil ile bölünmüş,tek yönlü, üç şeritli yolda gece vakti seyir halindeyken, polis memurları tarafından dubalar dizilerek soldan sağa doğru tek şeride düşürülüp, uygulama yapıldığı sırada olay mahalline geldiği sırada, suça sürüklenen çocuğun hız limitlerinin üzerinde kendi beyanına göre 80-90 km/h hızla olay mahallindeki yol üzerindeki dubalara çarptıktan sonra, başka bir aracın yanında kontrol yapmakta olan polis memuru İ. Ç..’na çarparak 15 metre savrulması sonucunda ölümüne neden olduğu olayda; tam ve asli derecede kusurlu olan suça sürüklenen çocuk hakkında TCK’nın 22/4 ve 61. maddelerine göre temel cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesi şartları ile ölene çarptıktan sonra olay yerinden durmadan uzaklaştığı gözetilerek, temel cezanın asgari hadden daha fazla oranda uzaklaşılarak tayin edilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik ceza tayini,
Kabule göre de;
Suça sürüklenen çocuk hakkında tayin edilen 2 yıl 6 ay hapis cezasının, TCK’nın 22/3,31/3,62 maddeleri gereğince artırım ve indirimler yapıldıktan sonra sonuç cezanın 1 yıl 10 ay 6 gün yerine,1 yıl 9 ay 16 gün hesaplanmak suretiyle eksik cezaya hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince tebliğnamedeki isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.