YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/20669
KARAR NO : 2014/12332
KARAR TARİHİ : 21.05.2014
Tebliğname no : 12 – 2012/180480
Mahkemesi : İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi
Tarihi : 20/03/2012
Numarası : 2009/354 – 2012/156
Suç : Taksirle öldürme
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan ve sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Oluşa ve dosya kapsamına göre, ölen V.. T..’in göğüs ağrısı, nefes alamama şikayeti nedeni ile 15.10.2008 günü saat:06.55’de 112 Acil Servisine haber verildiği, 112 Ambulansında doktor olarak görev yapan sanığın ekibi ile saat 07.00’da olay yeri eve geldiğinde ölene konversiyon tanısı koyarak sakinleşmesi için 1 ampul Voltaren ve 1 ampul Diazem karışımı iğne yaptığı ve saat 07.21’de olay yerinden ayrıldıkları, ölenin yakınları tarafından saat:07.53’de siyanoz ihbarı ile 112 Acil Servise haber verildiği, saat:08.03’de başka bir 112 Ambulans ile ölenin yolda taksinin içinden alındığı, kardiak arrest tanısı ile damar yolu açılıp müdahalede bulunulduğu akabinde saat:08.15’de Sarıyer Devlet Hastanesi’ne getirildiğinde bilinç kapalı, nabız, tansiyon alınamaması, solunum olmaması nedeni ile damar yolu açılıp 30 dakika kardiyopulmoner resusitasyon yapıldığı, cevap alınamayıp ex duhul kabul edildiği olayda, yapılan otopsi sonucu sol koroner arterde tama yakın tıkanıklık olması nedeni ile mevcut kalp damar hastalığı bulunan kişinin ölümünün, akut myokard enfarktüsünden (kalp krizi) ileri geldiği, doktor olan sanık F.. Ç..’in nefes darlığı, göğüs ağrısı yakınmaları olan kişiyi hastaneye götürmesinin uygun olacağı, götürmemesinin eksiklik olduğunun ancak sanığın hastayı görmesi ile kişinin ölümü arasında geçen sürenin çok kısa olması ve sürecin hızlı gelişmesi nedeniyle bu eksik eylemle ölüm arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığının belirlenemediği olayda nefes darlığı, göğüs ağrısı yakınmaları olan öleni hastaneye götürmemek sureti ile bu konuda ihmal gösteren sanığın eyleminin taksirle öldürme suçunu oluşturmayacağı, ölene gerekli müdahalenin yapılmayarak tıbbi yardımın geciktirilmesi suretiyle mağduriyete neden olunması şeklindeki
eylemin TCK’nın 257/2. maddesine uygun suçu oluşturacağı ve hukuki durumun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA 21/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.