Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/20524 E. 2014/15282 K. 19.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/20524
KARAR NO : 2014/15282
KARAR TARİHİ : 19.06.2014

Tebliğname no : 12 – 2013/132744
Mahkemesi : Selendi Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 23/01/2013
Numarası : 2012/103 – 2013/21
Suç Tarihi : 04/09/2012

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK’nın 179/2. maddesinde düzenlenen suçun kasten işlenebileceği, olay günü müşteki S.. E..’un sevk ve idaresindeki oto ile, karşı istikametten gelen sanık Z.. S..’in idaresindeki otonun yan kısımlarının üç yönlü kontrolsüz kavşakta çarpışması neticesinde her iki araçta maddi hasar meydana gelmesi ve müşteki S.. E..’un aracında bulunan Serkan ve M.. E..’un 1 yaşındaki kızları H.. E..’un basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanması nedeniyle, Serkan ve M.. E..’un soruşturma aşamasında sanık Z.. S..’den şikayetçi olmaları ve kovuşturma aşamasında ise şikayetlerinden vazgeçmeleri şeklindeki olayda, atılı suçun unsurlarının oluşmadığı gözetilerek, unsurları oluşmayan suçtan beraatine karar verilmesi gerekirken, isabetsiz değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
1-Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezası, TCK’nın 50/3. maddesi gereğince, aynı maddenin 1. fıkrasındaki seçenek yaptırımlardan birine çevrildiğinden, sanık hakkında ancak hapis cezasına hükmedildiğinde uygulanabilen TCK’nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına artık hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,
2-5271 sayılı CMK’nın 5728 sayılı Kanun’un 562. maddesiyle değişik 231. maddesindeki “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na ilişkin düzenlemenin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, aynı maddenin 7. fıkrasındaki “açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkum olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez” hükmü uyarınca, sanık hakkında öncelikle daha lehe bir kurum olan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanıp uygulanamayacağı hususunun değerlendirilmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmamasına karar verilmesi halinde erteleme ve seçenek yaptırımlara çevrirme kişiselleştirme kurumlarının uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerekirken, kanun hükmü yanlış yorumlanıp değerlendirme sıralamasında yanılgıya düşülerek, öncelikle sanık hakkında TCK’nın 50/3. maddesi gereğince aynı maddenin 1. fıkrasındaki seçenek yaptırımlara çevirme hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi ve sonrasında, sabıkası bulunmayan ve “karşı tarafın, kendisinden bir zarar talepleri olmadığını açıkça beyan ettiği” ve takdiri indirim uygulanırken fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki hal ve davranışları olumlu değerlendirilen sanık hakkında “sanık, daha önce hapis cezasına mahkum edilmediğinden ve işbu suç açısından otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile cezalandırıldığından TCK nın 50/3 hükmü uyarınca ve CMK 231/7 gereği ” şeklindeki kanuna aykırı gerekçe ile, 5271 sayılı CMK’nın 5728 sayılı Kanun’un 562. maddesiyle değişik 231. maddesindeki “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na ilişkin düzenlemenin uygulanmamasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 19/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.