YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/20370
KARAR NO : 2014/11946
KARAR TARİHİ : 15.05.2014
Tebliğname no : 12 – 2013/197405
Mahkemesi : Göksun Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 11/04/2013
Numarası : 2011/192 – 2013/173
Suç : Taksirle yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü :
Sanığın idaresindeki kamyonet ile, olay günü gündüz saat 19.00 sıralarında, meskun mahal dışında, çift yönlü, korkuluklu sert virajlı, dik eğimli, rampa inişli, 7 m genişliğindeki, zemini kuru ve asfalt kaplama yolda seyir halindeyken, sağa keskin viraj içinde sağ arka lastiğinin patlaması üzerine direksiyon hakimiyetini kaybederek sağ bankete doğru -sağ şerit üzerinden başlayıp önce sağ bankete yönelmiş halde 15 m lastik izi ve banket ve bariyer üzerinde 25 m lastik izi bırakarak sağda yol kenarındaki katılan satıcıya çarparak katılanın ağır (5.) derece etkili kemik kırığı oluşacak ve hayati tehlike geçirecek şekilde yaralanmasına neden olması ve direksiyonu sola kırmasıyla yolun sol tarafına yönelmiş halde yolu dikine geçen 20 m lastik izi ve devamında yol dışında 16 m kazınma izi bırakarak sürüklenen aracın yolun sol tarafından yol dışı kalması şeklindeki olayda, olayın üzerinden 3 yıldan fazla bir zaman geçmiş ve aracın ağır şekilde hasar görmüş olması karşısında aracın patlayan lastiğinin standartlara uygunluğu konusunda sağlıklı bir inceleme yapılması imkanın ortadan kalktığı, ancak dosya arasındaki kollukça düzenlenen olay tarihli Teslim Tesellüm Tutanağı başlıklı belgede aracın 5. viteste olduğunun tesbit edilmesi ve yine kolluk kaza tesbit tutanağında aracın lastiğinin patlamasından sonra bariyerlere de çarpmasına rağmen 60 m gibi uzun bir mesafe sürüklendikten sonra ancak durabildiğinin tesbit edilmesi dikkate alındığında, sanığın aracının hızını dik eğimli yolda rampa aşağı seyrettiğini gözetmeyip yol durumuna göre ayarlamadığı ve yaklaştığı keskin dönemece hızını azaltmadan giriş yaparak neden olduğu yaralama olayında tali kusurlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.