Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/19812 E. 2014/11843 K. 14.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/19812
KARAR NO : 2014/11843
KARAR TARİHİ : 14.05.2014

Tebliğname No : 12 – 2013/210250
Mahkemesi :Bolu 2. Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi :28.02.2013
Numarası :2012/858 – 2013/118
Suç :Taksirle Yaralama

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ve sanığın süre tutum dilekçelerinde belirttikleri, bir nedene dayanmayan ve yerinde görülmeyentemyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Olay günü gündüz saat 16:25 sularında açık havada, meskun mahalde, tek yönlü, 6,5 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, belediye görevlilerinin çalışması sebebiyle trafiğe kapalı ve kaza noktasına 30 metre mesafede ”Girilmez” trafik işaret levhası bulunan yolda geri geri manevra yapan sanığın, arkasından karşıdan karşıya geçmek üzere sol taraftan kaplamaya giren yaya mağdura çarpması şeklinde gelişen ve mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanmasıyla sonuçlanan olayda, yolun trafiğe kapalı olmasına duydukları güvenle yayaların, araç trafiğini kontrol etmeden serbestçe yola girebileceklerini öngören sanığın eyleminde bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu nazara alınmadan 5237 sayılı TCK’nın 22/3. maddesinin uygulanmaması suretiyle sanık hakkında eksik ceza tayini,
2- Tam kusurlu sanık hakkında, TCK’nın 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi gözetilerek adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca asgari hadden uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde asgari hadden ceza tayini,
3- Sanığın sürücü belgesinin suç tarihinde geçerli olup olmadığı araştırılarak, onaylı örneği dosyaya getirtilmeden, yazılı şekilde geri alınmasına karar verilmesi
4- Gerekçeli karar başlığında suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.