Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2013/19737 E. 2014/13726 K. 04.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/19737
KARAR NO : 2014/13726
KARAR TARİHİ : 04.06.2014

Tebliğname No : 12 – 2013/193353
Mahkemesi :İmamoğlu Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi :22.11.2012
Numarası :2012/42 – 2012/290
Suç :Taksirle Yaralama

Taksirle yaralama suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Kaza mahallinde, trafik polisi bilirkişi refakatiyle yapılan keşif sonrası düzenlenen 29.05.2012 havale tarihli bilirkişi raporunun oluşa uygun olması, kaldı ki kusur durum ve derecesini belirlemenin dosyadaki bilgi ve belgelerden hareketle bizzat hakimin yetkisinde olması nedeniyle, tebliğnamede, yeniden bilirkişi raporu alınması yönünde bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Olay günü gündüz saat 18:25 sularında açık havada, meskun mahalde, bölünmemiş, 2 yönlü, 6 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama yolda yönetimindeki otomobille seyir halinde bulunan sanığın, seyir istikametine göre sol taraftan kaplamaya girerek karşıdan karşıya geçmek isteyen 10 yaşındaki yaya mağdura çarpması şeklinde gelişen ve mağdurun yaşamını tehlikeye sokacak, hayat fonksiyonlarına etkisi ağır (5.) derecede kemik kırığı meydana gelecek şekilde yaralanmasıyla sonuçlanan olayda; sanık beyanlarıyla sabit olduğu üzere, kaza öncesi seyir istikametine göre sol taraftan geldiğini gördüğü ve yolun büyük bir kısmını kateden mağdura sağ kaldırıma yakın bir nokta olarak işaretlenen yerde çarpması, çarpma noktasından önce fren tedbirine başvurmaması ve çarpmadan sonra 10 metre fren izi bırakarak durması göz önüne alındığında, hızını kullandığı aracın teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmayan sanığın tali derecede kusurlu olduğu dosya kapsamındaki delillerden anlaşılmakla, atılı suçtan mahkumiyeti yerine, oluşa ve dosya kapsamındaki delillerle bağdaşmayan bilirkişi raporuna itibarla yazılı şekilde beraatine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 04.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.